Türkiye'de öyle şeyler oluyor ki maç bitiyor; bir bakıyorsunuz herkes haklı... Haksız yok. Ama baktığınızda hiçbir şey tesadüf değil. İlk yarı Fenerbahçe çok rahat maçı 2-0'a getiriyor. 3-4 yapsa Denizli kımıldayamayacak. 2. yarı başlıyor, sahada öyle bir hava var ki Denizli gol atsa, Fenerbahçe 'İki tane atarım' diyor. Ama işte kazın ayağı öyle değil. Bir oyuncu çıkıyor; 'Serdar' diye... Gereksiz yerde hakemin üstüne gidiyor, sarı kart görüyor. Sonra da neden olduğu penaltı pozisyonundan 2. sarıyı görüyor ve atılıyor! Kimin yaptığı doğru; hakemin... Şimdi hakem bu pozisyonda tu-kaka olacak. Neden; doğruyu yaptığı için... Diğerleri doğru yapmıyor. Futbolcular karşısında eziliyorlar. Ama aynı hakem çok iyi götürdüğü maçta Denizli lehine bir penaltı veriyor. Çıplak gözle gördüğü pozisyonda... Önce doğru görüyor ve doğru karar veriyor. Ama o kadar büyük baskı altında ki VAR'a gidiyor karar değişiyor. Ali Palabıyık'ın bu maçta yaptığı en büyük hata...
Peki, şimdi size soruyorum? Maçın yıldızı kim; kaleci Altay... Tek hata ile oynadı. Bir topu yumrukla uzaklaştırması lazımdı, kontrol etmeye çalıştı. Ama yaptığı kurtarışlarla belki maçı kurtardı. Aynı Altay'ın geçen hafta Beşiktaş maçında atılması gerekiyordu. Son dakikada yaptığı hareket; bariz gol şansını engellemekten kırmızı kart gerektiriyordu. Orada hakem onu vermiyor, maçı bitiriyor. Bugün Altay maçı kurtarıyor. Kimi kime şikâyet edeceksin! İşin enteresan tarafı bu… Ama şu bir gerçek; Türkiye'deki hakemler yıllarca kendileriyle oynattılar. Ligde 11. maçını oynayan bu Fenerbahçe'nin artık kadroda 7-8 kişiyi belli etmesi lazım. Ama maalesef bu gözükmüyor. 'Geniş kadro, geniş kadro' tamam da nereye kadar geniş kadro! Fenerbahçe'nin belli bir oyun planı yok. Bakmayın; Denizli çok zayıf bir rakipti.
TAKIMDA DİSİPLİN YOK
Sarı-lacivertlilerin daha doğrusu Erol Bulut'un artık bir karar vermesi lazım. Şu ana kadar şahsi becerilerle gidiyorlar ve şu görünüyor; sahada gerginler.
Hiç gereği yokken Serdar'ın saçma sapan yaptığı işle F.Bahçe 2. yarı bu hallere düştü. Aslında Ozan'ın da kendisine dikkat etmesi lazım. O da hakemlerle fazla oynamaya başladı. Bunlar takıma zarar veriyor. Bu da şunu gösteriyor; Erol Bulut bu takımda disiplini eline alamamış. Ne demişler; keskin sirke küpüne zarar verirmiş.