90 dakikanın sonunda Galatasaray için yazacağımız tek cümle şu: Malumun ilamıdır... Bu maçtan sonra lig Galatasaray için bitmiştir. Fatih Terim devre arası hikâyelerini bıraksın, La Fontaine'den masalları da bıraksın. Bu Galatasaray takımı 31,5 yaş ortalamasıyla sahada oynuyor. Köy İhtiyar Heyeti gibi bir takım. İnanılır gibi değil. Donk stoper oynuyor. Orta sahada Ömer, Belhanda ve Selçuk var. Belhanda ile Selçuk beraber oynadıklarında ikisi bir adam bile etmiyor. Yani Galatasaray zaten 10 kişi. Ömer'in de kapasitesi belli. İyi niyetli, koşan, mücadele eden bir futbolcu. Galatasaray'ın orta sahasında oynayacak bir futbolcu kesinlikle değil. Ömer, Galatasaray için çok iyi bir yedek olabilir. Ama çocuk canla başla kapasitesi oranıyla çalışıyor. Böyle bir orta saha ile Göztepe'yi yeneceğim diyorsunuz. Göztepe ilk yarı biraz ürktü. Baktılar ki karşılarındaki Galatasaray, kartondan aslan biraz gelmeye başladılar, maç bir anda 3-4 olurdu. G.Saray'a bir pozisyon geldi. Adem saçma sapan bir vuruşla kaçırdı. Büyük takım oyuncuları bunu gol yaparlar. Bir kişiye yazık oluyor: Muslera'ya. Orta sahayı bu şekilde kurarsan Terim olarak bu sonuca mecbur kalırsın. Sen maça başlarken kaybetmişsin. Kenarda Ahmet var. Koy stopere. Koy Donk'u orta sahaya. Hiç olmazsa DonkÖmer ikilisinin önüne Belhanda. Belki daha iyi iş yapardı. Bunu bilmek için atomu parçalamaya gerek yok. 90 dakikanın bitiminde Göztepe maçı hak ederek kazandı. G.Saray'ın da ipini çekti. Hakem Serkan Tokat'ı beğendim. Ufak tefek ahlara, vahlara düdük çalmadı. Futbolcular hakemin üzerine oynuyor. Hakemler pozisyonlara biraz yakın olurlarsa bu aldatmaları yemezler. Serkan da öyle yaptı.