Bakınız beyler... Manchester United- Fenerbahçe maçının yorumunu yazacağım ama nereden başlayalım? İsterseniz önce uçaktan başlayalım. Havada cam patlıyor.
Hayati tehlike var ama enteresandır kameralar çalışıyor, pilot kabininden görüntüler var. Pilot kabininden görüntülerin alınması ne derece doğru. Çünkü uluslararası bir olayda bu uçak mecburi iniş yapıyor. Bu görüntülerin alınması yasak. Peki bu uçak İstanbul'dan kalkıp Manchester'a gidebilir mi? Yoksa bu uçak kısa mesafelerde mi kullanılır? Bu işlerde hayati tehlike ne kadardır?
Ondan sonra da çıkıp kulüp başkanının ve yöneticilerin bazı beyanatlarını insanlar nasıl dinlerler?
Gelelim maça... Taraftar, "Yönetim istifa" diye bağırıyor. Bu bağırma neticeye göre mi, yoksa takımın içinde bulunduğu duruma göre mi? Bakınız arkadaşlar; Fenerbahçe Kulübü doğru yönetilmiyor. Size bugün bin tane bahane söyleyeceklerdir. Peki ben size başka bir şey söyleyeyim. Dün akşam sahada İbrahimoviç var mıydı? Yoktu.
Peki dün akşam Manchester takımı, son oynadığı Liverpool maçındaki kadrodan kaç oyuncuyu bu maçta kullanmadı? 7 oyuncu...
Yani şunu diyor Manchester; "Yahu kardeşim ben belli takımlara karşı tam takımla çıkarım, bazı takımlara karşı da ikinci takımımla çıkarım." İnanılır gibi değil. Arkadaşlar, Fenerbahçe seyircisi aldatılıyor, yazık oluyor.
Bir gece evvel Beşiktaş'ı seyrediyorsunuz, bir gece sonra F.Bahçe'yi seyrediyorsunuz.
Beşiktaş da mağlup olabilirdi.
F.Bahçe de belki tesadüfen kazanabilirdi.
Ama iki takım arasındaki futbola baktığınızda birinden keyif aldık.
Beşiktaş'tan... Niye, şahsiyetli bir futbol oynadılar. Mağlup olurlar mıydı?
Olurlardı... Fenerbahçe'ye bakıyorsunuz.
Ne oynadı? Futbol mu? Hayır. Top mu oynadı? O da hayır. Peki ne oynadı?
Bugün beyanatları duyarsınız;
"Hakem çok kötüydü. Manchester sahası çamurdu. Bizim hakkımızı UEFA yedi" İMZA: Aziz Yıldırım. Ama şunu unutmayalım.
Mourinho son maçtan 7 futbolcuyu oynatmadı, İbrahimovic yoktu.
Ama F.Bahçe yönetimi. "Niye bize karşı İbrahimovic'i oynatmadın. Bizi aşağıladın ey Mourinho" da diyebilir.
Mourinho da bu tehdit karşısında dizleri ve ayakları titrer, "Gelecek maçta mutlak oynatacağım merak etmeyin" der!