Arkadaşlar, Türkiye'de bir orta oyunu oynanıyor. Bu orta oyununda herkesin bir rolü var. Hakemin dayak yemesi; çok basit, aptalca, günler evvel göstere göstere gelen bir olay... Bazıları çıkıp diyorlar ki; "Yeni kanun çıkaralım, şiddeti bilmem ne yapalım." Kardeşim, Trabzon'daki olayların başlangıcı, çıkışı ve finali, 1800'lerde çıkartılan kanunla bile çok rahat önlenirdi. Bakınız! Kimseyi aptal yerine koymayın. MHK göstere göstere Bülent Yıldırım'ı oraya atayarak işi ateşlemeye başladı. Maçtan evvel bütün istihbaratlar maçın sonlarına doğru olay çıkacağını söylüyor. Bunu Trabzon ve başka yerlerde duymayan yok. Maç 4-0 olmuş seyirci stadı terketmiyor. Çünkü herkes nasıl bir olay çıkacak diye bekliyor... Trabzon'da bir vali var, bir de emniyet müdürü... Pardon yoklar... İki sene evvel ki olaylarda da bu vali ile emniyet müdürü vardı. Sacayağının bir köşesinde de Bülent Yıldırım var ama 4. ayaktaki figürler değişik. Sahanın dışına bakıyorsunuz, "Önlem aldık" diye bağırıyorlar. Maymunun (Pardon maymun demeyeyim... Maymun o mesafeden atlasa ayağı kırılırdı) sahaya atlayıp hakeme fiili tecavüz yapmasına fırsat veriyorlar. Bu maymun, çizgi hakemine tecavüz yaparken de bizim Bülent Yıldırım maçı oynatmaya devam ediyor. O sırada da saha içinde herkes var. Bir tek seyyar satıcılar yok. Peki bu atlayan adamın elinde bıçak olsa, olaya 6 metre mesafedeki Nani'nin bağrına, bacağına saplasa. Hakemi değil de hedef olarak Nani'yi seçse... Bizim insanımız önemli değil. Hakem de dövülse bizim futbolcumuz da ölse 'El Fatiha der' gömeriz de Nani ile Van Persie'ye birşey olsa nasıl gömeriz anlatır mısınız? Hala bakıyorum vali ile emniyet müdürü yerlerinde oturuyorlar... Beyler, bu olay için öyle büyük bir kanuna gerek yok. Düzgün bir vali ile emniyet müdürü bu maçı pırıl pırıl oynatırdı.