Futbolsever maça gidince veya Tv'den seyrederken heyecan ister, gol ister, bol pozisyon ister.
Dün gece hepsi vardı. F.Bahçe fizik olarak iyi. Ama Erciyes, Hikmet Karaman geldikten sonra bayağı farklılaşmış. Onlar da F.Bahçe'ye cevap verince ortaya güzel bir mücadele çıktı. Maçtan evvel "banko F.Bahçe" diyebilirdiniz. Ama 90 dakika bitiminde herkes öyle olmadığını gördü. Zaten futbolun güzelliği de burada. Maç başlar başlamaz Erciyes, yıldırım hızıyla iki gol pozisyonuna girdi.
Sonrasında Fenerbahçe dengeyi sağlıyor.
Ama Erciyes'in gardını bir türlü düşüremiyor. Bu dakikalarda Emenike çok şahsi. Ama Ersun Yanal, onu oyunda tutarak doğrusunu yapıyor.
Fakat dönüyoruz oyunun ikinci yarısında bu sefer Sow pozisyonlara giriyor. Onun girdiği pozisyonlar Emenike gibi değil. Kendisinin kullanması lazım. Kullanıyor ve kaçırıyor. Ama Ersun, Sow'a tahammül edemiyor. Bence yanlış yapıyor. Ersun Yanal kendini şöyle savunabilir: "Sow'u oyundan alıp orta sahaya takviye yaparak gelecek sürpriz bir Erciyes golüne önlem aldım.
Yoksa Sow gol kaçırdığı için almadım. Bir santrforun gol pozisyonuna girmesi önemli. Kaçırabilir.
Kaçırmaya da hakkı var.
Bu maçta Caner ile Gökhan istedikleri gibi oynayamadılar. Hikmet Hoca onların koridorlarını iyi kapattı. Ama Emenike güçlü bir oyuncu. Neredeyse rakibini sırtına alacak öyle gidecek.