Şeker kuralardan çok çekmiş milletiz bu yüzden söze böyle başlamak istemem ama F.Bahçe ve Trabzonspor'un düştükleri gruplardan lider çıkacak kadro kaliteleri var. Dünya Kupası yüzünden sıkışan fikstürde Avrupa ve lig maçlarının arka arkaya oynanacağı takvimde önemli olan rakipleri doğru analiz edip, rotasyonu doğru yapmak ve elbette evimizde oynayacağımız maçlarda rakiplere puan vermemek. Bunun en yakın tarihli sıkıntısını geçen sezon Fenerbahçe'nin sezon sonunda Avrupa Ligi'ni kazanan E. Frankfurt ile deplasmanda 1-1 berabere kaldığı maçın ardından Kadıköy'de Olympiakos'a 3-0 mağlup olup, Antwerp ile 2-2 berabere kalmasıdır. Şimdi kadro farklı, teknik adam ise kurt hoca Jorge Jesus… O zaman rakiplere bakalım.
RÜZGÂR F.BAHÇE'NİN ARKASINDA
Jesus bu sezon tek mağlubiyetini alıp Şampiyonlar Ligi yolundan eden D.Kiev için önceki gün "Yeniden karşılaşmak isterim" diyerek adeta Lucescu'nun takımını "eliyle" çekti. Bu sıcak rövanşta D.Kiev, lig maçlarına başlamış ama transferde eli kolu bağlı bir takım olarak 180 dakikadan büyük ders çıkarmış F.Bahçe karşısına çıkacak. Bol gollü galibiyetlerin rüzgârını arkasına alan Fenerbahçe için eylül ayı başında milli takım arası olmaması ve grup maçlarının bir sonraki hafta başlayacak olması büyük avantaj. Rennes, sezona mağlubiyet ardından beraberlikle başladı ve zayıf Ajaccio'yu devirip ilk 3 puanını aldı. Camavinga'nın ardından bu sezon iki büyük satış yaptı. Rennes, stoper Aguerd'i 35 milyona West Ham'a, santrfor Mathys Tel'i 20 milyona B.Münih'e yollayıp, golcü Kalimuendo ve stoper Theate ile gidenlerin yerini doldurmaya çalıştı. Fransızların hocası Genesio, jenerasyonun en kalitelilerinden. Kalede Mandanda ve Doğan Alemdar arasında her maç bir tercih yapıyorlar. Rennes'in en büyük hücum silahı Laborde… İspanyol Oltra'nın çalıştırdığı Larnaca grubun zayıf halkası. Playoff'ta Dnipro'yu elediler. Avrupa'da küçük takımlara ayrı konsantrasyon gerekir. F.Bahçe'nin lider çıkması, kadrosu ve hocasına baktığında olması gereken gibi duruyor.
AKIL, KALP, ENERJİ...
Trabzonspor; Monaco, Ferencvaros ve Kızılyıldız'lı gruba aklını, kalbini ve enerjisini koymak zorunda. Rus oligark patronun elinde son 8 yılda özellikle Luis Campos'un futbol aklı olduğu dönemde parlattığı yıldızlardan büyük rakamlar kazanan Monaco, bu sezon geçen yılki havasından çok uzakta başladı lige. Geçen sezonun ortasında göreve gelen Belçikalı Philippe Clement, yarı emeklilik günleri için Como'ya imza atan Fabregas'ın tecrübesinden artık faydalanamayacak. Salzburg'dan gelen 6 numara Camara, Liverpool'dan hücum hattına alınan Minamino ve M. Gladbach'tan gelen santrfor Embolo sezonun pahalı transferleri. Grupta form grafiklerini yukarıya taşıyabilirler ancak maçlarını 5-6 bin seyirciye oynayan Monaco, deplasmanda Trabzonspor'un deviremeyeceği bir takım değil.
Kızılyıldız, Şampiyonlar Ligi play-off rövanşında son dakikalarda kendi kalesine attığı dramatik golle Maccabi Haifa'ya elendi. Bu takım grupta Monaco'dan daha sert bir rakip olacak. Monaco'da ne kadar "hafif" tribünler varsa Belgrad'da tam tersi müthiş bir ambiyans üzerine kurulu Kızılyıldız taraftarı var. Teknik direktör Stankovic'i gönderip Milojevic'i göreve getiren Kızılyıldız'ın en ucunda geçen sezon Karagümrük forması giyen Pesic yer alıyor. Trabzon 4. torbadan geldi ama kadro kapasitesine baktığımızda Ferencvaros'un önünde. Macaristan ekibini, Rusya Milli Takımı'ndan ayrıldıktan 6 ay sonra gelen Cherchesov çalıştırıyor. Macar futbolu, milli takım düzeyinde yükselişte. 27.2 yaş ortalamasına sahip Ferencvaros genç bir takım değil ama Rus çalıştırıcının disiplini ve hızlı sağ kanatlarıyla sıkıntı yaratabilirler.
