Yusuf Erdoğan devrenin sonunda kontrada topla buluştuğunda G.Saray, 3 gün önce bu stadyumda yediği golün benzerini yedi. Eksik yakalandılar, Randers maçındaki Alpaslan'ın yerine bu kez Nelsson, Yusuf Erdoğan kaçırdı ve Jörgensen'den bitiriş... Perşembe akşamı geriye düşmüşlerdi ama dün Kasımpaşa'nın bu golüne kadar rakip fileleri iki kez havalandırmış, üç de net fırsat kaçırmışlardı.
Fatih Terim, Randers maçını alan Barış'a yer açmak için Taylan'dan vazgeçmiş bu da orta sahayı Berkan, Cicaldau ve Morutan üçlüsüne teslim etmek demekti. İlk çeyrekte hücum presten kurtulmak için Berkan'ı iki stoper arasına aldılar ama bu kez de orta sahadaki iki Rumen oyuncuyla mesafe açıldı. Tempoyu yükseltemiyorlar ve topa sahip olmada pas kayıpları yüzünden net üstünlük sağlayamıyorlardı. Top alamayan Barış da sık sık ters kanada gelince Boey sağda yalnız kalırken, Kerem de solda kademede eksik kalıyor, geçen sezon G.Saray'ı tek golle yıkan Yusuf o bölgeyi tehdit ediyordu. Morutan kumaşını kontrol ve asistle gösterdi, Cicaldau da fırsatçılığını. Diagne'nin kaçırdıkları, 6 dakika sonra Kerem'in gelen golü sonrasında rakibin fişini çekmek için fırsatı Diagne ile harcadıklarında tek farka indiren gol geldi ve skorun komasından çıkan Kasımpaşa ikinci yarıya umutlu ve diri döndü…
Luyindama iki hatayla sinyali verdi ardından Taylan'ın kaptırdığı aslında hatanın büyüğünün topu göbekte pres yiyeceği belli arkadaşı Taylan'a atan Muslera'da olduğu gol geldi… G.Saray'ın Cicaldau ve Morutan ile kalitesini yükselttiği ortada ama futbol bir balans oyunu... İlk yarıda Kasımpaşa, rakip ceza alanında 19 kez topla buluşmuştu. 33 ile maçı bitirirken, 17 hücumla Galatasaray'a şu uyarıyı yaptılar: Öndeki 5'linizin yükünü arkadaki 5'li taşımaz, taşımıyor… Terim'in savunma-hücum dengesini bulması gerekiyor.