Bu sıcak yarışta Fenerbahçe deplasmanda rakibini farklı yenmiş, Galatasaray İstanbul'da kolay kazanmış ve son maç Beşiktaş'ın... Böylesine bir çekişmede son maçı oynamak zor bir psikolojidir. 'Beşiktaş dün akşam neler yaptı' diye düşündüğümüzde; ilk yarıda daha çok orta sahada oyun kurmaya çalıştı. Kale önü üretkenliğinden uzak Beşiktaş oyunu karşısında Başakşehir'in her zaman çok iyi yaptığı top rakipteyken aldığı savunma şekli vardı. Bu savunma Başakşehir'in en önemli silahı. Beşiktaş bunu bir türlü aşamadı. Daha sonra Bilic'in Cenk Tosun ve Oğuzhan hamlesi geldi. "Ne kadar faydalı oldu" derseniz, çok fazla değil. 4-4-2'ye döndükten sonra buradaki belirleyici nokta, orta sahada pasla değil, direk oyunla hücum organizasyonu yapmaktır.
Beşiktaş "Orta sahayı pasla geçeceğim" düşüncesinde olduğunda ve orta sahası yumuşak olduğu için kolay geçildiğinden hücumda da etkili olamadı.
Bu dakikalarda Başakşehir'in bulduğu pozisyonlar vardı ki sonucu değiştirebilirlerdi. Daha sonra Bilic'in, Sosa'yı da orta sahaya alıp Kerim Frei'yi sürüşü etki anlamında bir artı yaratmadı. Her iki tarafın da pozisyonları vardı ama beraberlik bana göre oyunun beklediği bir sonuçtu.
Oyuncu performansı üzerinden değerlendirdiğimizde ikinci kez kalede şans bulan Günay'ın kendine güvenini beğendim.
Aylar sonra oynayan Sivok, bunun zaaflarını zaman zaman yaşadı. Hücumda etkisiz bir Motta ve Serdar izledik. Atiba, Tolgay mantıklı bir seçim gibi gelse de onların da çok yaratıcı olduğunu söylemek zor. Gökhan Töre yine arayan araştıran ama eskisi kadar etkili olamayandı. Demba Ba ise uzun süredir oyun etkinliğinde çok geride kaldı. Beşiktaşlılar'ı isyan ettiren pozisyon bana göre de penaltıydı ama bir hakem için bunu süzmek hiç kolay değil. Çünkü top hiç yön değiştirmedi. Sonuç olarak; Beşiktaş 8 hafta kala liderin 3 puan gerisinde 3.'lükte kaldı. Bir kayıp mıdır yarıştı? Çok çok önemli bir kayıptır.
En yüksek not 7 Günay
En düşük not 4 Olcay