Kulüplerin yönetim organizasyonları ve futbol yapılanmaları şu dönemde dahi çok sağlıklı ve verimli değil.
Tabii ki kulüplerin yönetim becerilerine ve deneyimlerine sahip kişiler tarafından yönetilmesi çok önemli ancak yine bu kişilerin, yani futbol sektörünün dışındaki kişilerin saha içi sportif kararları alması bu yapıya en büyük zarar ı veren faktördür. Günümüze kadar çeşitli denemeler olsa da ana yapı maalesef bunun dışına çıkarılamadı.
Evet, futbol gelirleri arttı, kulüp büyüklükleri arttı.
Ancak doğru sportif kararlar veremediğiniz müddetçe bütçeniz ne olursa olsun başarıyı yakalamanız imkansızdır.
Kulüp yapılarında sportif kararları verecek olan kişiler, eğitimleri, deneyimleri ve yaşanmışlıklarıyla futbol sektöründen gelen profesyoneller olmalıdır.
Bununla ilgili örnek vermek istiyorum. 2006'da Haliç Üniversitesi'nde düzenlenen 'Türk Futboluna Yapısal Bakış' adlı sempozyumda dinleyicilerden biri, o dönemin Beşiktaş yöneticisi İbrahim Altınsay'a şu soruyu sorar.
Bayern Münih'teki yapılanma örneğine bakarsak, Beckenbauer, Rummenigge, Uli Hoeness gibi üç üst düzey oyuncu kulüp yönetim organizasyonunda yer alarak başarılı oldular. Bayern Münih şu anda artıda olan ve Almanya'nın en zengin kulübü. Bunlar Türkiye'de ve özellikle Üç Büyükler'de neden uygulanmıyor?
Altınsay aynen şu cevabı verir:
Bayern Münih'te saydığınız bu üç isim de, bunların üçü de çok ciddi işletme eğitimi aldılar.
Bundan kimse bahsetmiyor. Benim de dediğim bu zaten. Kulüp kültürü, iş yönetimi ve futbol bilgisi, yani bu üçünün birleştiği yer olmalı.
ALTINSAY'A HATIRLATMA
Beşiktaş'ta üniversite eğitimi almamış, çok değerli futbol adamları yetişmiş ve halen de görev yapmaktadır.
Ama Sayın Altınsay bu yapılanmadaki farkı, aldıkları eğitimle vurguluyorsa (ki üniversite eğitiminin futbol yönetimine katkısı tartışmaya açıktır) ben de en iyi niyetle bilgisi olmadığını düşünerek şunu hatırlatmak isterim;
METİN TEKİN: 15 yıl Beşiktaş'ta profesyonel futbol oynadı. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu..
ALİ GÜLTİKEN: 12 yıl Beşiktaş'ta profesyonel futbol oynadı. Marmara Üniversitesi Ekonomi Bölümü mezunu.
FEYYAZ UÇAR: 12 yıl profesyonel olarak Beşiktaş'ta oynadı. Marmara Üniversitesi Spor Akademisi mezunu.
Eğer Bayern Münih'in bu yapılanmasını üst düzey oyuncularının işletme eğitimi aldıklarını vurgulayarak değerlendiriyorsanız, onların hiçbirinin üniversite eğitimi düzeyinde olmadığını belirtmek isterim.
Böyle bir örneğin de yani hem üst düzey futbol oynamış, hem eğitimine yatırım yapmış oyuncu grubunun Türkiye'yi, Avrupa'yı geçin dünyada dahi olmadığı kanısındayım.
O dönem Beşiktaş sektör içindeki insana yatırımı maalesef ıskalamıştır.
Bunu sadece Altınsay'ın futbola bakışındaki özelinde söylemiyorum. Genelde yöneticilerin bakışı budur. İlgili olmanız, yapacak kadar bilgili olmanızı sağlamaz. Yani yıllarca müzik dinleyip orkestra yönetemezsiniz. Evet, eleştirebilirsiniz ama yapmakla eleştirmek arasındaki farkı bilmek zorundasınız. Futbolcu ismi bilmek, futbolcuyu ve futbolu bildiğinizi göstermez. Arada çook büyük fark vardır.
Yani bu mesleki yeterlilik için eğitime, deneyime ve yaşanmışlığa ihtiyaç vardır. Bu söylediklerim yanlış anlaşılmasın, ben tüm bunları, futbolun içinde bundan sonra kesinlikle profesyonel olarak yer almayacak biri olarak söylüyorum...