Maçın favorisi Galatasaray'dı ve 3 puanı aldı. Kazanırken 12 yıllık tarihi de değiştirdi. Kalite anlamında beklentilerin altında bir maç oldu. G.Saray için 2. dakikada gelen gol piyangoydu. Ancak duran toplar ve kornerler bu gibi maçlarda her zaman anahtar rolü oynar. Okan Buruk ve ekibi dersine çok iyi çalışıyor ki sezonun ikinci yarısında 13 resmi maçın 8'sinde kilidi duran toptan kırdı. Çok kritik bir eşiği atladı. Açıkçası derbiyi kazanarak şampiyonluk yolunda önemli bir virajı döndü. Galatasaray bu sefer tam anlamıyla psikolojik üstünlüğü ele geçirdi. Dünya kadar paralara alınan yıldızlar evlerinde keyif çatarken, üstelik kulübesi bu kadar zayfken Dolmabahçe'den galibiyet çıkaran Okan Buruk'u bir kez daha tebrik etmemiz gerekiyor.
Gelelim Beşiktaş'a… Santos, savunma ağırlıklı oynadığı son 5 resmi maçta kalesinde gol görmedi. Bu anlayış Anadolu takımlarına karşı tutar. Ancak bu bir derbi... Amartey ve Musrati'nin olduğu orta saha zayıf kaldı. Tek heyecan veren Muçi oldu. Adam topu ayağına aldığı zaman Beşiktaş taraftarı ayağa kalktı… Biraz da Rashica… Semih'in nerede oynadığı belli değildi. Bir forvet oldu, bir sol açık bir ortaya geldi. Bizim başımız döndü… Çocuğun başı dönmez mi? Cenk zaten verimsiz. Beşiktaş'ın kulübe gücü de zayıftı. Ama en azından alsana Aboubakar'ı daha erken oyuna... Santos yine önce skordaki beraberliği planlamıştı. Golü atmak kolay değildi Beşiktaş için... Girdiğin pozisyonlarda da zaten yine Muslara çıktı karşına…
Bu kadar yorgun ve ikinci yarıda oyundan düşen Galatasaray'a karşı kaybetmek Santos adına yapılacak yeni eleştirilere çanak tutacak. Portekizli teknik adam için büyük fırsattı. Müthiş destek, tribünde olağanüstü şov... Ama sahada kazanmaya inanmayan Beşiktaş. Halil Umut Meler'in en tartışmalı kararı Cenk'in penaltı beklenen pozisyonuydu. Evet Cenk biraz abartılı döndü ve formasından da çekildi... Pozisyon penaltıydı.