Trabzonspor yönetimi, yeni bir takım kurmak adına kolları sıvadı, amaç şampiyonluğa oynayacak bir ekip oluşturabilmek... Atılan yeni adımların, camia ve taraftar nazarından bazı sıkıntılar yaratacağı ise aşikar... Ancak Hacıosmanoğlu yönetiminin özellikle son bir ayda önemli icraatlara imza attığı kanısındayım... Beş kuruş kazandırmadan takımdan ayrılan Selçuk İnan örneği henüz hafızalardan silinmemişken sözleşmesinin bitimine bir yıl kalan Olcan Adın'ın 4.5 milyon Euro ve bir futbolcu karşılığı elden çıkarılması (oyuncunun ayrılmak istediği de göz önüne alındığında) çok doğru bir tercih. Olcan, Trabzonspor'a elinden gelen tüm desteği verdi ve kulübüne önemli bir rakam kazandırarak gidiyor. Yolu açık olsun! Keza performansları her daim tartışma konusu olan Henrique'in 4 milyon, Adrian'ın ise 3 milyon Euro karşılığı elden çıkarılması da az iş değil. Dünya Kupası'nda oynattığı futbolla takdir toplayan Halilhodzic'in tercih edilmesi de (Süper Ligi, Trabzonspor'u ve Türkiye şartlarını bilmesi avantajı) yönetimin Haziran ayını başarıyla geçirdiğinin belgesi. Bütün bunların hepsi yönetime alkışı gerektirir ama beş yıldızlı karne için Temmuz ile Ağustos ayında kasaya giren paraların nasıl harcanacağı önem kazanacak... Halilhodzic karakter olarak yönetimin işine karışmasını istemeyen, transferi kendisi yönlendiren zor yönetilen biraz huysuz bir adam. Hacıosmanoğlu, geçmişte birlikte çalıştığı ve inanarak getirdiği Halilhodzic ile ilişkisinin hatlarını iyi belirlemeli...