Yıllardır süren iki takım arasındaki rekabet ortamı... Koşullarla ya da kadro zenginliği ile ilgili değil. Bu da maça daha farklı anlamlar yüklemekte. Trabzonspor ve Fenerbahçe'nin son durumlarını düşündüğümüzde sarı-lacivertlilerin daha önde ve avantajlı olduğu gerçeği var. Maça baskıyla başlayan bir Trabzonspor gerçeği gördük. Rakip alanda oynanan futbol ve de 20 dakikalık süreçte yakaladıkları pozisyonlar var. Nwakaeme'nin eski bildiğimiz potansiyeli olsa iki farkı yakalama şansı işten bile değil. 20 dakikadan sonra ise Fenerbahçe'nin oyun üstünlüğünü ele aldığı anlar ortaya çıktı. Sezon başından bu yana her zaman belirttiğim gibi Trabzonspor'un sorunlu bölgesi orta alan. Çünkü rakibi karşılama, mücadele gücü yüksek ve de rakipten top alma konusunda sorun yok. Fakat top Trabzonspor'a geçtiği zaman Bakasetas ve Hamsik gibi oyunculara gereksinim duyuluyor. Yenilen ilk golde En-Nesyri'nin kenardan getirdiği topta en büyük hata Eren'indi. Topa bakmak yerine rakibi kontrol etmek, bir savunma oyuncusu için olmazsa olmaz bir şarttır. 2-1'den sonra rakip alanda daha fazla topa sahip olmak gerekirken Fenerbahçe'nin kaybedilen topların ardından Trabzonspor'un sahasına daha fazla atak girişimlerini gördük. Yalnız Fenerbahçe'nin ikinci golünden önce İrfan Can'ın ceza sahası içerisinde yaptığı hareket bana göre faulle değerlendirilmeliydi. Bir başka yanlış ise F.Bahçe'nin kullandığı kornerde Banza'nın eline çarpan topun da penaltıyla değerlendirilmesi gerekiyordu. İlk yarı kornerden gelen Okay'ın attığı golde faul olarak değerlendirilen pozisyon ve Trabzonspor'un yediği ikinci golden önceki pozisyonların irdelenmesi gerekmektedir diye düşünüyorum. VAR'ın devreye girdiği ya da bir başka şekilde VAR'ın olduğu bir yerde ne yazık ki, kişiye ve takıma göre pozisyonları değerlendiriyoruz. Bu da güven ortamının bir türlü oluşturulamamasının en büyük nedeni.