Bir tarafta Avrupa Ligi'ni hedef alan Trabzonspor, diğer tarafta küme düşme hattından uzaklaşmaya çalışan Elazığspor. Her iki takımın bu düşüncelerini gerçekleştirebilmeleri için üç puan almaları gerekiyordu. Fakat her iki takımın ortaya koydukları oyun, bu düşüncelerini gerçekleştirmelerini olanaklı kılmadı. Son derece temposuz, sıkıntı veren ve kale önü tehlikelerinin çok az olduğu bir maç izledik. Daha önceki maçlara göre Trabzonspor, orta sahada topla daha fazla oynayan takımdı. Dönen topları da aldıkları için, Elazığspor yarı alanında daha fazla gözüktüler. Topun takımınızda kalması önemli ama yapılan pasların çoğu yana kullanıldığında pozisyon üretmede yetersizlikler ortaya çıkıyor. Henrique'nin, antrenman eksikliği her halinden belli. Şahin Aygüneş, var mı yok mu belli değil. Sadece Yusuf, ilk yarıda bir iki defa rakip savunmanın arkasına sarktı, fakat sonunu getiremedi. Ancak bir başka gerçek var. Orta sahada bu oyunculara hiçbir destek yok ve önde çoğalmayı gerçekleştiremedikleri için savunması hatalarla dolu... Bana göre Olcan gibi önde takımı karşı kaleye taşıyan oyuncunun yokluğunda, Adrian'la oyuna başlaması gerekirdi. İkinci yarıda Şahin'in yerine Emre Güral girdi. Henrique çıkarıldığında ise oyuna girecek oyuncu Zeki Yavru değil, Adrian olmalıydı.
Alınan bir puan Avrupa Ligi hedefi olan takım için iyi olarak değerlendirilmemeli. Çünkü dün ve bugün bu hedefi kovalayan takımların haftayı üç puanla kapamaları gözönüne alındığında bundan sonraki maçlarda yapılacak puan kayıpları bu hedeften de Trabzonspor'u uzaklaştırır.
Öte yandan hakem Mete Kalkavan, Elazığsporlu Sane'nin, Emre'ye arkadan yaptığı harekete sarı kart bile göstermedi. Ayrıca Çağlar'ın ceza alanı içerisinde Trabzonspor atağında eline gelen topta, oyuncunun eli açıktı ve penaltı verilebilirdi...