Şenol Güneş, 12 yıl aradan sonra Dolmabahçe'de Beşiktaş'a karşı kulübede yer aldığında siyahbeyazlı taraftarı mazide bıraktığı hoş sedaların yolculuğuna çıkardı! Saygıyla ve vefayla örülmüş karşılıklı selamlaşma futbolun güzel yüzüydü. Uğurcan'a edilen küfür ise sebep ne olursa olsun nahoş yüzü… Solskjaer'in ilk derbisini Trabzonspor ve Şenol Güneş karşısında oynayıp kazanması da hayatın bir cilvesiydi. İlk yarı Beşiktaş iyi futbol oynamadığı gibi ev sahibi avantajını kullanacak bir mücadele de ortaya koyamadı. Maçın başlarında Joao Mario'nun başlattığı atakta Rafa Silva'nın vuruşunda Uğurcan üstten auta tokatladığı pozisyon gol olsa maçın seyri ve kalitesi değişebilirdi.
Rafa'nın iştahı ve pozisyon alma becerisi liderliğe aday olduğunun sinyalini verdi. Rashica zaman zaman garip ve anlamsız pas hataları yapsa da çalışkanlığı ve yetenekleriyle bir şekilde oyunun içinde kalmayı başarıyor. Semih'in daha basit oynayıp, top ezme durumundan sıyrılması lazım.
Derbide gördüğüm Gedson-Chamberlain ikilisinin verimli olamadığı, Mario'nun da son dönemde performansını yükselterek doğru yolda olduğu… Genç ve yeni transferden Ricardo ve Arroyo'nun 11'de oynamak için hazır olmadığını düşünmüş olacak ki dün kullanmadı. Geç olsun, güç ve kötü olmasın.