Beşiktaş'ta ikinci dönemini geçiren Şenol Güneş ve ekibi, Antalya kampını bitirip İstanbul'a döndü. Antalya'da önemli izlenimlerim oldu.. Futbol camiası, özellikle Beşiktaşlılar Şenol Güneş sonrası takımdaki değişimi merak ediyor. "Beşiktaş'a Güneş doğdu, ne zaman etkisini hissettirecek? Takımın son durumu nasıl?" sorularına yanıt bulmak için Antalya Belek kampında Beşiktaş'ın idmanlarını, maçlarını izledik. Şenol Güneş hocamla da eski günleri yad ettik. Gündemle de ilgili bize ışık tutan keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Şenol hocayı beklediğimden enerjik ve gençleşmiş buldum. İdmanlar, maçlar art arda devam eden futbolcu "rehabilite" toplantılarına rağmen 70 yaşında ama müthiş enerjik buldum. Hocam "41 kere maşallah benden daha dinamik, hırslı ve motive gördüm. İşin sırrı nedir?" dediğimde; "Çok iyiyim şükür, kilom aynı ama enerjim yüksek. Umudu yaşatmak, bir hedefe odaklanmak ve başarmak için çok çalışmak insanı formda tutuyor" diye cevap verdi. Hocayı 30 yıldır tanırım, kafası rahat olunca ve çalışmaya yoğunlaşınca bu görüntüye bürünüyor.
KATAR'DA OLMAK İSTERDİM
Güneş: "2002'de üçüncülük yaşamış Türkiye'nin hocası olarak gitmek isterdim."
"Oyun temposuyla, sürpriz sonuçlarıyla keyifli bir Dünya Kupası izledik. Unutulmazlar arasına girecek turnuva. Grup maçları ve sonrasında Güney Amerika-Avrupa finali olacak gibiydi. Brezilya yada Arjantin'den biri olabilir diye düşünüyordum. Arjantin, Suudi Arabistan maçıyla kötü başladı ama telafi edip finale kadar geldi. Fas, Fransa karşısında golü erken yemese belki finale daha çok yaklaşabilirdi. Ama son Dünya Şampiyonu Fransa çok kaliteli, soğukkanlı ve güçlü bir takım. 2002'de Dünya üçüncülüğünü yaşamış Türkiye'nin teknik direktörü olarak 2022'de Katar Dünya Kupası'nda olmayı çok isterdim. Ama süreç ve şartlar sizi bazen hedeflerinize götürmüyor."
'BEŞİKTAŞ'IN İSKELETİNİ KURACAĞIZ'
Kendi yorumlarımızı paylaştıktan sonra takımın durumunu sorduğumuzda, "Kamp dönemi çok verimli geçti. Fiziksel bir altyapı oluşturmaya, taktik düşüncemiz ile oyun felsefemizi anlatmaya çalıştık. Planımız Beşiktaş'a uyumlu yapı oluşturmak. Kadromuz ne kadar geniş de olsa hedefim iyi oyunculardan iskelet oluşturmak ve onun üzerine gelişmek" dedi.
TAKIM OLMAK İÇİN ÇALIŞMA YAPIYORUZ
"Beşiktaş'ta böyle bir iskelet için yeni transferler gerek, sakatlıklar nedeniyle böyle bir iskelet göremiyorum" dediğimde, "Haklısın. Savunmada, orta sahada, hücumda bunun sıkıntılarını görüyoruz. Bunun için çok çalışmaya, birlikte kazanma kültürünü oluşturmaya ihtiyaç var. Futbolcularıma oyun sistemini anlatırken takım olma yolunda çalışmalar yapıyoruz" yanıtını verdi.
ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞTİRECEĞİZ
Şenol hocaya 1-0 galibiyetle biten Westerlo maçının ikinci yarısında verilen 4 pozisyonu sorduğumuzda ve Giresunspor maçında en iyi performansı izlediğimizi söylediğimizde, şu yanıt geldi: "Evet son maç daha iyiydik. Oyunun ikinci yarılarında kopmalar oluyor. Bunun fiziksel olduğu kadar alışkanlıktan da kaynaklandığını düşünüyorum.. Maçı kazanmaya yönelik düşünen, rakibe oyununu kabul ettiren ve oyun üstünlüğünü sonuçla bütünleştiren bir takım olmayı arzuluyoruz. Bunu takıma benimseteceğiz."
HERKES TAKIMA KATKI YAPACAK
Beşiktaş'ın hangi sistemle oynayacağı yönündeki sorumuza ise Şenol hoca şu sözlerle cevap verdi: "Genelde 4'lü savunmayla oynuyoruz, oynayacağız. Zaman zaman 3'lü de oynadık. Eldeki oyunculardan takım içinde ne şekilde randıman alırız diye düşünüyoruz. Günümüzde bu sistem değişiklikleri saha içerisinde anında olabiliyor. Sisteme takılmamak, iyi oyuna, verimli oyuna odaklanmak önemli. Futbolun temel ilkeleri olduktan sonra bu sistem işi kolaylaşır. Herkesin takıma katkı yapması gerekiyor, bu ana felsefemiz."
JOSEF'E ÖZEL MESAJ VERDİ
Kampın yıldızları olarak Gedson ve Redmond'u gördüğümüzü söylediğimizde, "İnisiyatif alıyorlar ve iyi bir kamp dönemi geçirdiler" diye onayladı hoca. Güneş, Josef'ten beklentilerinin büyük olduğunu, sakatlık sonrası yavaş yavaş %80-90'ını verebilecek bir performansa ulaşmasını beklediğini söyledi. Ghezzal'ın tam kapasiteyle şubattta döneceğini düşünen Güneş, Atiba, Mert Günok ve Umut Meraş için ise "Kadromuzda bulunan her oyuncudan maksimum faydalanacağız" ifadelerini kullandı.
VALERİEN İSMAEL'İ ELEŞTİREMEZSİNİZ!
"Her hocanın kendi sistemi, kendi doğruları olur. Valerien İsmael de öyle. Eleştiremezsiniz. Zaman zaman toplarla çıkmak ya da topu rakibe bırakıp önde hataya zorlayıp sonuç üretmeye çalışmak bir tercihtir. Ama ben orta sahayı güçlendirip, top kontrolünü elimize alarak rakibe pres yapmayı tercih ediyorum. Bu tercih hem bütün oyuncuların oyuna katılmasını hem de enerjinizi 90+'ya yaymanızı sağlar. Futbolcular topla oynarken yorgunluk hissi fazla yaşamaz."
SAİSS VE FAS'IN YAPTIĞI ÇOK BÜYÜK BİR BAŞARI
"Saiss'in kaptanlığını yaptığı Fas'ın bu kadar güçlü rakibin arasında çok büyük başarısı var. Katar'a giden bütün oyuncularımı kutladım."
Dünya Kupası'na giden futbolcularına da değinen Şenol Güneş, şu ifadeleri kullandı: "Saiss'in kaptanlığını yaptığı Fas'ın, bu kadar güçlü rakibin arasında çok büyük başarısı var. Dünyanın en iyi 4 takımı arasına girmek, belki de dünya üçüncüsü olarak hatırlanacak bir başarı. Saiss, Weghorst başta olmak üzere Atiba, N'Koudou bütün oyuncularımı kutladım. Sonuçtan bağımsız orada olmak da önemli bir durum."
SONUÇLARA BAKMIYORUZ
Şenol Güneş takımına da inanıyor ama ayakları yere sağlam basıyor: "Başlangıca göre iyiyiz ama bana göre hâlâ işin başındayız. Biraz daha dikkatli olup, daha çok istersek çok daha iyi olacağımızı düşünüyorum. Beşiktaş'ın yapısına göre arayışlarımızı deneme şansımız oldu. Oyuncuları değişik mevkilerde, sistemi ise kendi içinde değiştirerek oynadık. Arkadaşlarımızın da buna olumlu cevabı vardı. Maç sonuçlarına bakarak takımı değerlendirmek istemiyorum. Çünkü hazırlık maçının sonuç olarak değil oyun olarak anlamı var."
YOLUMUZ DAHA UZUN
"Beşiktaş'ın hedefi her zaman şampiyonluk. Biraz geride olabiliriz. Ama uzun bir yol var. Rakiplerimizin ne yaptığından ziyade önce bizim ne yapacağımız önemli. Takım olmayı, kazanmayı bir an önce alışkanlık haline getirmeliyiz. Bu yarışta sonuna kadar mücadele edeceğiz."
DELE ALLİ HİÇ SORUN ÇIKARMIYOR
Güneş, performansı düşen bazı oyuncuların geçmişte kendisiyle yeniden çıkışa geçtiğini, Dele Alli'den de böyle bir çıkış beklediğimizi söylediğimizde şu yorumu yaptı: "Her hoca katkı verir. Bir oyuncu iyi olacaksa kendisi alır. Önce o istemeli. İsteyip başarılı oluyorsa, başımızın üstünde yeri var. Benim için en kariyerli isimle genç oyuncu arasında fark yok. O farkı oyuncu oluşturur. Transfere kadar bu oyuncular bizim oyuncularımız. Yeni bir oyuncu olmayacak. Örneğin Dele Alli iyi çalışıyor. Çalışmıyor, sorun çıkarıyor diyemezsiniz. Daha verimli olmasının yollarını arıyoruz."