Geldiği günden bu yana takımı geliştirmek için çalışmalar yapan ve önemli mesafe de kat eden Önder Karaveli'nin "kronikleşen gol sorununu çözmek" adına bazı yeni denemeler yaptığını gördük. Tek başına önde oynadığında pozisyon harcama makinasına dönüşen Batshuayi'nin arkasına Alex Texieira, soluna Kenan'ı alarak yaptığı değişikliklerle bir çözüm aradı. Kenan hamlesinde oyuncunun daha önceki maçlarda ve özellikle milli takımda olduğu gibi gizli forvet formatında ceza alanına girip arkadaşlarına konforlu vuruş imkanı sağlama planı vardı. Ancak 11 kararında yeni sözleşme teklif edilen Larin ve Güven'in çözümden uzak tavrının etkisi de var mı, bunu zaman içinde görebiliriz.
Bathsuayi, Alex'in ilk golü atmasında katkısı oldu. Ancak iki oyuncu da net gol pozisyonlarını harcadı. Bu pozisyonlar gol olsa Beşiktaş iki puanı Malatya'da bırakmazdı.
Malatya'nın gayretine, mücadele hırsına saygı duyuyorum. Beşiktaş'ta Josef'in sakatlanması, ikinci yarıda Atiba ile hissedilmedi. İkinci yarıda direkten dönen toplar, ilk yarının vasat mücadelesini unuttursa da 90+5'te Pjanic'in kaçırdığı pozisyon gol olsa Beşiktaş galibiyete ulaşabilirdi.
83'te Zorbay Küçük VAR'ın uyarısıyla Necip Uysal'ın Benjamin Tetteh'e dokunuşunu monitörden izleyip penaltı düdüğünü çaldı. Çok ucuz bir karar. Bu standart uygulansa her hafta Süper Lig'de minimum 10 penaltı çalınması gerek. Artık izlerken gülüp geçemiyorum, çünkü bu standartsızlık iyice can sıkmaya başladı. Bence hakemler sonuca direkt etki etti.