Alper Ulusoy ikinci yarıyı başlatmak için henüz yerini almamış. Sahanın ortasında Vida, Ghezzal, Welinton başta 7-8 Beşiktaşlı oyuncu baş başa verip daire oluşturup adeta kriz masası kurmuş, "1-0'ı nasıl lehimize çeviririzi" konuşuyor. Belli ki soyunma odasında yapılan konuşmalar oyuncuları kesmemiş, galibiyet formülü üzerine kafa yormaya devam ediyorlar! Dışarıda suçlu aramadan sorunları samimiyetle, gerçekçi bir yaklaşımla ve baş başa verilecek bir yuvarlak masa etrafında oturup konuşmak lazım! Bu takım güçsüz. Sezon başı iyi çalışmadı, iyi çalışmıyor. Net görülüyor. Milli arada takım bayağı yorulmuş!
Geçen sezon sağlam kondisyonuyla 90+'da rakipler üzerine sağlı sollu bindirmeler yapıp maçlar kazanan Beşiktaş, artık 90+4'te gol yer hale geldi. Maçın özeti bu gol… Bu kriz Sergen hocanın maç sonu açıklamalarıyla daha da netlik kazandı. Hoca bu yenilginin sorumlusu 'Ben değilim' diyor. Ve bütün faturayı futbolculara kesiyor. 'Psikolojim bozuldu' diyor. Soruyorum şimdi bu kötü gidişin sorumluluğunu üstlenmeyen ve psikolojisi bozulmuş bir hoca çözümün nasıl bir parçası olabilir. Bu açıklamalar gerçekçi olabilir. Ama bir o kadar da talihsiz açıklamalar. Bu tabloyu sadece faturayı futbolculara keserek düzeltemezsiniz. İşin içinden çıkamazsınız. Bu yüzden diyorum ki Beşiktaş yönetimi acilen kriz masasını kurmalı, nihai bir çözüm üretmelidir. Sergen Yalçın 'Ben psikolojimizi de sistemi de düzeltirim' diyorsa yola devam edilmelidir. Sorunlara çözüm bulamayacaksa da yollar ayrılmalı.