O an... Dünya futbol efsanesi Liverpool'un yıldız oyuncuları zamandan çalmak adına yerden kalkmıyor. Bir, iki, üç... 65 bin Beşiktaşlı tribünden ıslıklarla adeta haykırıyor "Kalk ayağa.. Futbol oyna.. 60. dakika, ismine layık oyna!.."
Maçlar kazanırsın, kaybedersin ancak bazen öyle bir mücadele, öyle bir karakter ortaya koyarsın ki her şeyin önüne geçersin... Beşiktaş dün İstanbul Olimpiyat Stadı'nda dünya devi Liverpool karşısında ikinci 45 dakikadan başlayan unutulmaz bir futbol resitaline imza attı, tarihe unutulmazlar arasına yazılacak not düştü. İlk yarı her iki takım da stratejik planlar üzerine kurduğu için üzerinde durmuyorum. Ancak ikinci yarı Beşiktaş'ın temposundan, baskısından başı dönen ve çareyi zaman çalmakta bulan bir futbol efsanesinin hazin duruşuna şahit olduk.
Tarihi maçta Necip-Franco ikilisinin soğukkanlı, Serdar'ın müthiş çalışkanlığını, Opera'nın solda hızını ve iyi oyununa kalem oynatmaya hazırlandığımız anlarda Tolgay sahneye çıktı.
Slaven Bilic tarafından doğru zamanda 3 maçtır bekleneni veremeyen Sosa'nın yerine oyuna giren Tolga yıllardır bu anı beklermiş gibi tam bir final maçı performansına imza attı. Soğukkanlılık, teknik, çalışkanlık, pozisyon alma, özgüven, şut ve gol ne ararsan bugün Tolgay Aslan'ın üzerinde vardı. Oyuna girdikten sonra Gökhan ve Olcay'la birlikte Liverpool defansını hallaç pamuğu gibi salladı. Beşiktaş'ın ikinci yarı kaçırdıkları bir yana Demba Ba'nın 90'da üst direkten dönen topu onlarca, yüzlerce insana kalp krizi yaşattı.
Muhteşem Beşiktaş taraftarı takımını 120 dakika sonunda penaltı atışlarına gönderirken yürekten "HELAL OLSUN SİZE" tezahüratları sonuna kadar haklıydı. 5-4'lük skor ve Liverpool efsanesini kupanın dışına itilmesi Beşiktaş'ın hak edilmiş bir başarının taçlandırılmasıydı. Beşiktaş efsaneyi saf dışı bıraktı. Tarihe altın harflerle bir destan daha yazdı. Ay-yıldızlı bayrağımızı bütün dünyada dalgalandırdı. Türkiye futbolunun tesellisi ve gururu oldu. Bu Beşiktaş'a alkışlar kifayetsiz kalır, UEFA Kupası'nı kaldırmak yakışır..