Önce stat görevlilerine bir sorum var; Akşam 21.45'te oynanacak olan maçta stat zeminini niye bolca sularsınız? Futbolculara da bir sorum var; Maçtan önce ısınmaya çıkıyorsunuz. Kramponlarınızı niye zemine göre ayarlamıyorsunuz. Tabii düz gibi gözüken, futbolcu için zor zeminde ne net ani dönüşler yapabildi, ne de pasın şiddetini ayarlayabildi. Galatasaray klasik 4-3-1- 2 dizilişiyle başladı maça, Eskişehirspor ise kendine has 4-2-3-1'le start verdi. İki takım adına da bayağı kötü bir ilk yarı geçti. Sadece bir tane Drogba'nın net pozisyonu var kafa ile kaçırdığı. Onun dışında temposu çok düşük, kötü bir ilk yarı oldu.
Kenarlara çıkmadılar
Galatasaray'da dört orta saha oyuncusu o kadar iç içe oynadılar ki, hiç kenarlara çıkmayı düşünmediler. Ne Selçuk, ne Melo, ne Engin ne de Sneijder... Dolayısıyla Eskişehirspor takımının savunmasını hiç ama hiç zorlayamadı sarı-kırmızılılar. Stoperleri Akaminko da Diego da, onların önündeki N'Diaye de Aytaç da pozisyonları o kadar rahat karşıladılar ki, Eskişehirspor ilk yarı boyunca tehlike yaşamadı. İkinci yarıda Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim 4-2-3-1'de döndü. Böylece Galatasaray'ın biraz daha kenarlara çıkma şansı oldu. İki tane de pozisyon buldu Galatasaray. Eskişehirspor ikinci yarının başında Necati ile gole yaklaştı. Uzun atılan bir pasta top yine zeminden hız kazandı.
Necati net pozisyona girdi, Muslera çıkardı. İlk yarısı temposuz, ikinci yarısı biraz daha temposu yükselen karşılaşmada adaletli skor çıktı diyebiliriz. Hakem Cüneyt Çakır bu temposuz maçı iyi ve güvenli yönetti. Birkaç kelime de Erkan için söylemek istiyorum: Yetenekli olduğu kesin. Ancak futbolu DAHA BASİT OYNAMALI.