Artık ligin bitimine çok az kaldı. Şampiyonlukta avantajlı olan Galatasaray, rakibi oynamadan "Önce bir 7 puan öne geçeyim" diye düşünüyordu. Elazığspor küme düşme potasında ancak diğer deplasman takımları gibi bir puan peşinde değildi. Sneijder'i dinlendirdi Fatih Terim. Hiç beklemediği; daha doğrusu TT Arena'da bugüne kadar oynadığı maçlarda (büyük takımlar da dahil) hiç Elazığ düşüncesinde bir takımla karşılaşmadı Galatasaray. Elazığ takımı maçın birinci dakikasından itibaren abartılı bir hücum takımı görüntüsü verdi. Oyunun başından sonuna kadar çok adamla hücum yapmayı düşündüler. Kazanmak için gelmişlerdi. Bu da Galatasaray'ın alışık olmadığı bir rakipti aslında. Ancak Galatasaray bunu avantaja çevirdi. Maça yüksek tempo ve baskıyla başladı Galatasaray. Elazığ'ın taktiğini de görünce gol pozisyonlarının daha önceki maçlara göre fazla olacağını da biliyordu oyuncular.
GOLLER BİREYSEL HATALARDAN
Galatasaray'ın attığı goller de Elazığ'ın golü de bireysel hatalardan kaynaklandı. Ancak Galatasaray'ın hiç beklemediği bir formatta oynayan rakibi karşısında daha fazla pozisyon bulmasını bekliyordum. Son paslara ve özellikle Burak ofsaytlara dikkat edebilseydi çok daha farklı skor olurdu.
Elazığ takımı yazının başında da söylediğim gibi abartılı şekilde hücumu düşünüyor. Bu da büyük takımlara karşı cezasız kalmaz tabi. Ligin bitimine 4 hafta kala Galatasaray avantajını hala koruyor.
YILDIRIM 2 POZİSYONU KAÇIRDI
Yardımcı hakemler için çok zor bir maçtı. Yardımcılar genelde başarılıydı ama her iki takım oyuncularının iyi niyetine rağmen Bülent Yıldırım birkaç hata yaptı. Bir tanesi Melo'ya oyunun başında avantajlı haldeyken yapılan faulü kartsız bırakmasıydı. Daha da önemlisi Burak'ın ceza alanı içinde düşürüldüğü pozisyon net penaltıydı.