Kadıköy'de çok ciddi bir katliam yaşadık. Maçı kesinlikle ilk yarı bittiğinde Mert Hakan'ın tehdidi aldı. Hakemin suratına açık açık, "Bana bak, dikkatli maç yönet, akıllı ol, buradan çıkamazsın" dedi. Normal hayatta bunu birine dediğiniz vakit, tehdit suçundan hüküm giyersiniz. Ama Mert Hakan, kart görmedi. Daha kötüsü, hakemi sindirdi. İlk yarıda bazı hatalarına rağmen cesur maç yöneten ya da yönetmeye çalışan Kadir Sağlam, ikinci yarı sindi, korktu ve teslim oldu. Welinton'a gösterdiği kırmızı kart kesinlikle yanlıştı. Bu kart ikinci sarıdan geldi. Diğer bir değişle ikinci sarı mutlak yanlış. Top oynama mesafesinde. Welinton'un hamlesi topa doğru ve bu hamle cepheden geliyor. Böyle sarı kart olmaz.
Pendikspor'u önce 10 kişi bıraktı, ardından da bir penaltı uydurarak, maçı Fenerbahçe'ye hediye etti. İrfan Can'la Ndiaye havadaki topa birlikte ayak uzatıyorlar. Ayaklar çarpışıyor. Diyelim ki faul -ki bence değil- ama hareket ceza alanı çizgisinin hemen önünde. Kadir Sağlam serbest vuruş veriyor, VAR hakemiyse 'Hayır penaltı' diyor. Artık dün gece net olarak şunu anladım ki hem Fenerbahçe hem de Galatasaray, çok imtiyazlılar. Diğer mütevazı Anadolu takımları tam bir figüran. Galatasaray-Antalyaspor maçında yan hakemin suratına küfür edildi, hakemler yalayıp yuttu. Dün gece de Mert Hakan, sahada yüzüne karşı bir Türk hakemini tehdit etti. Cezasız kaldı ama ikinci yarı cezayı, korkan hakemin verdiği kararlarla Pendikspor çekti. Yazıklar olsun böyle düzene. Bu düzen dünya futbolundaki en gerideki ülkelerde bile böyle değil.