Galatasaray ilk yarı belki de son yılların en iyi futbolunu oynadı. Beşiktaş ise maçı Önder Karaveli'nin manasız, acemice tercihleriyle kaybetti. Karşılaşmaya Güven ve Kenan ile başlamak intihardır. Zaten Önder hoca da yaptığı saçmalığı 37. dakikada fark edip Larin ve Batshuayi'yi sahaya sürdü. Ama iş işten geçmişti. İlk yarıda Galatasaray atı aldı, Üsküdar'ı geçti.
Mostafa Mohamed Türkiye'deki en iyi maçlarından birini oynadı. Hem Kerem'e iki gol attırdı hem de inanılmaz tempolu ve baskılıydı. İkinci yarı skorla alakalı olarak Galatasaray, rolantiye alıp tüm oyun inisiyatifini Beşiktaş'a verdi. Özellikle Rıdvan'ın girişiyle de siyah-beyazlılar iki kanadı da iyi kullanmaya başladı. Son bölümde Rıdvan, takımını umutlandıran golü attı. Fakat maçın en kritik anı son dakika. Bunun adı operasyondur. Larin, ceza alanı içinde Galatasaraylı defans oyuncusu tarafından çekiliyor. Forması uzuyor, çok net bir penaltı. Hadi hakem görmedi diyelim, VAR'da Türkiye'nin çok ciddi soru işaretli bir hakemi var; Yaşar Kemal Uğurlu... Uğurlu mu değil mi bilmem ama bana göre soru işareti.
VAR HAKEMİ KÖTÜ NİYETLİ
Bu pozisyon penaltı değilse penaltı nasıl olacak? Basit tutma, itmelerin günümüz futbolunda 'penaltı değil' şeklinde yorumlanması sağlıklıdır ama son dakikadaki pozisyonda arada mesafe varken Larin formasından açık şekilde topa hamle yapmaması için çekiliyor. Bu işte VAR hakeminin müdahale etmemesi kötü niyettir. Şimdi MHK kına yakabilir. 'Gençleştirdik' dediler, kariyerini bitirdikleri 13 hakeme 'Size ihtiyacımız yok' dediler, sonuç ortada. Beşiktaş'ın açık bir penaltısı nasıl verilmedi, takdir spor kamuoyunda.