Galatasaray şaşırtmaya, kan kaybetmeye ve yavaş yavaş düşme potasına ilerlemeye devam ediyor. Bunun adı hayal kırıklığı filan değil, bunun adı milyonlarca Euro harcanıp alınmış sözüm ona genç oyuncuların gelecek vadettiği yalanıyla bu senenin ziyan olması... Kupada Denizli'ye eleniyorlar, bir tek Avrupa'ya bel bağlamış durumdalar. Koskoca Galatasaray'ın sadece iki tane Halil'le yakaladığı pozisyon var hepsi bu.
Giresun ise çok iyi savundu, çok iyi mücadele etti ve Galatasaray kalesine bir kez geldi onda da çok şık bir gol buldu. Takıma şöyle bir bakıyoruz. Dün gece cezalı Kerem hariç, Galatasaray'da forma giyecek bir tane oyuncu yok. Hatta daha ağırını söyleyeyim, Halil; Milli Takım'da da oynasa bana göre futbol bilgisi, pas zamanlaması yeterli seviyede değil. İlk yarıda orta saha belki rakibi alan daraltıp top yaptırmadı ama hücuma katkıları koskoca bir sıfır. İkinci yarı ise son 5 dakikaya kadar çok daha kötü. Bu yarıda Giresun ilk 45 dakikaya nazaran çok daha fazla top tuttu. Sonuçta baktığımızda Galatasaray ve Fatih Terim ile ilgili neler olacak bekliyoruz. Avrupa Avrupa diyoruz ama bu takım Avrupa için de umut vermiyor. Gelelim hakeme... Oyun genelinde çok beğendim. Asla objektifliğinden taviz vermedi, eyyam yapmadı. Bence tek hatası Barış Alper'in ceza alanına girerken ama hemen dışında boynundan itilerek durdurulmasıydı. Ama bu pozisyon dışında hakem için söylenecek kötü bir şey yoktu.