ERSUN Yanal'ı mesih gibi göreve getirdiler. Başkan Ali Koç ve yönetim istemediği halde taraftar baskısı Yanal'ın gelmesini kaçınılmaz kıldı. Peki geçen haftaki Erzurum ve dün geceki Antalya maçlarında ne değişti? Dün geceye bakıyoruz, Antalyaspor'un yarısı belki de daha fazlası kadroda yok ama Fenerbahçe'nin oynadığı futbol, futbol falan değil...
Sıfıra inemeyen bir takım, Ekici dışında hiçbir şey yapmayan, gazı kaçmış oyuncular, halı saha temposunda mücadele eden ki aslında ona mücadele de diyemeyiz, aralarında rejenerasyon idmanı niyetine pas yapan oyuncu topluluğu gördük. Koskoca maçın ilk yarısında Antalya defansının ıskasıyla yakalanan pozisyon ve ikinci yarıda da Isla'nın arka direkte vurduğu top dışında bir tek pozisyon yok. Fenerbahçe PAF takımı çıksaydı inanın tempo daha yüksek olurdu. 25 milyon Fenerbahçeli'yi kahreden bir takım var. Suçlu kim desek bu iş tepeden başlıyor. Bu kadroyu kuran, iyi oyuncularını satan Comolli ve buna izin veren Fenerbahçe yönetimi asıl suçludur. Maç 0-0 gidiyor, değişen Fenerbahçeli oyuncu sahadan ağır aksak çıkıyor. Sanki beraberlik onlara yetiyormuş gibi... Sonuçta Fenerbahçe ligin tam yarısını 17'inci sırada bitirdi ve ben 40 yıldır böyle bir rezillik hatırlamıyorum.
F.Bahçe bu oyuncularla ve bu temposuyla Süper Lig'de hangi takımı yenebilir, onu da kestiremiyorum.