Dün geceki karşılaşma tıpkı Beşiktaş-Karabük maçı gibi oldu. Yumuşak bir rakip, üstelik kapalı oynamayan, gol atmaya yönelmiş.
Antalyaspor'u daha ilk yarıda üst üste attıkları gollerle yeniverdiler. Özellikle Gomis top nereden gelirse gelsin vücut açılarını çok iyi alıyor.
İlk golde önüne atılan topa vuruşu, dönüşü gerçekten mükemmeldi. Ayrıca Galatasaray'ın iki beki de çok hareketli oyuncular.
Özellikle yeni transfer Yuto Nagatomo, alıştıkça daha başarılı olacağını gösterir gibiydi.
İkinci gol ise müthiş bir Rodrigues yapımı. Topla hiç ilerlemediyse 50 metre ilerledi ve Fransız yıldız Gomis'in önüne zor olan pası attı.
Galatasaray, hem çabuk çıkabiliyor hem de rakibi ablukaya aldığında Gomis'e iyi toplar atabiliyor. Galatasaray'ın rahat kazanması bekleniyordu, öyle de oldu. Ama Antalyaspor için tehlike çanları çok net çalıyor. Ligden 3 takım düşecek.
Hadi diyelim Karabükspor ilk takım olsun.
Ama Antalyaspor'un dünkü görüntüsü kümeden düşecek diğer takımlardan biri olmak konusunda bir hayli önde.
Galatasaray dün gece stadında aldığı galibiyetle lider oldu.
Üstelik ortaya koyduğu oyun ölçü olmasa da oldukça tatmin edici. Fatih Terim'in takımın başına geçmesi hem seyircide hem de takımda beklenen havayı zaten getirmişti.
Bunu bir kez daha gördük.
Üstelik bu takıma daha Fernandao dönecek. Ama Fatih Terim, Donk'ta ısrar ediyor. Aslında Donk da kötü oynamıyor.
Her ne kadar dün geceki maçta Donk'u defansif, Selçuk'u ise biraz önde oynatsa da ikisi de fazla sırıtmadılar.
Barış Şimşek aslında iyi niyetli bir hakem.
Fena hakem de değil. Bazen gereksiz düdükler çaldı ama bazen de inanılmaz başarılı, inanılmaz yaratıcı avantajlar oynattı. Hiç kimse hakemi 'Belhanda'yı niye oyundan attı' diye eleştirmesin. Yüzde 100 haklı. Maç 3-0 ve bitmek üzere. Belhanda rakibini kafasıyla itiyor, sarıyı görüyor ve inanılmaz şekilde işi hala uzatıyor. Profesyonellikle alakası yok.
Haklı bir kırmızı kart gördü.