Fenerbahçe, şampiyonluk yolunda çok ağır bir yara aldı. 3 puanlık farkı telafi etmek ne kadar kolay ne kadar zor, karar siz okuyucuların.
Ama 3 maç kala eğer F.Bahçe 3 puanlık farkı kapatırsa büyük bir futbol mucizesine imza atar. Üstelik siz bu satırları okurken daha Beşiktaş maçı oynanmamıştı. Dolayısıyla rakip sadece Galatasaray değil, aynı zaman Beşiktaş da. Önce şunu söyleyeyim, F.Bahçe kesinlikle bu puan kaybını hak etti. Kötü oynadılar. Rakip Erciyes, özellikle ilk yarıda F.Bahçe'yi sahadan sildi. Kaçan goller, direkten dönen toplar... Erciyes birazcık şanslı olsaydı daha ilk yarıda skor olarak da F.Bahçe'yi darmadağın ederdi. İkinci yarı F.Bahçe önemli bir baskı kurdu. Özellikle son 15-20 dakika oyunu tamamen yarı alana yıktılar ama şampiyonluk umudunu sürdürebilecek o golü bulamadılar. F.Bahçe şampiyonluğu kaybederse herhalde 20 milyonluk F.Bahçe camiası şunu söyleyecek: "Küme düşmüş Suat Altın İnşaat Kayseri Erciyesspor, Aziz Yıldırım İnşaat Fenerbahçe'yi şampiyonluktan etti."
Yanlış hocalar, yanlış transferler, bazen insanı ve camiaları böylesine zor durumda bırakabilir. Haftalardır söylüyorum, yabancı hakem gelsin diye. Türk hakemler başaramıyor. İşte dün geceki Mete Kalkavan'ın yapamadığı gibi. Tartışılacak çok ama çok karar var ama sonuca etkili iki kararından bahsedelim... İlki 90'lı dakikalarda Erciyesspor'un ofsayt diye sayılmayan golünde. Yazımı yazdırırken Lig TV'nin pierosu ne dedi bilmiyorum. Ama bence gol nizami ve hatanın en büyüğü ise son dakikalarda F.Bahçe'nin verilmeyen penaltısı. Dünyanın her yerinde Erciyesli oyuncunun Diego'ya yaptığı çelme penaltıdır. Ama hakem Mete Kalkavan'a göre, penaltı değil. Yazık! Olan Türk futboluna oluyor.