Tabela üstünden konuşmadan maçın hikayesini anlamak gerekir. 7. maça çıkan Fenerbahçe'nin nasıl bir oyun oynayacağını bilmiyoruz. Pereira'nın nasıl bir kadro çıkartacağını da bilmiyoruz. Geçen haftadan, üç gün öncesinden bugüne ne kalacak, onu da bilmiyoruz. Çünkü "takım olmak" adına bize sunulan, hissettirilen bir plan göremedik. "Çıkın oynayın"ın ötesine sarkan, ekstra oyuncularının getirdiği farklılık. Golleri de getiren bu zaten.
İlk yarıdaki oyun neredeyse tek kale. Akhisar'ı Fenerbahçe ceza alanında göremedik. Ama topa sahip olma oranları neredeyse eşit. Biri "net" ofsayttan iki golü var Fenerbahçe'nin. Üçüncü pozisyonu yok. Belki şut denemelerinden bir-iki tane sayabiliriz.
Böylesine üstün olacaksın, bu kadar verimsiz oynayacaksın. O zaman "plan nerede ?", "oyun aklı nedir?" diye sormaya devam edeceğiz. Çünkü Fenerbahçe kadrosu, böylesine kaliteli ve tecrübeli oyuncuların yapması gerekenin, göstermesini beklediğimizin yarısına bile erişememiş durumda. Bu yüzden "çapını" herkesin farklı belirleyeceği performans sürekli aranıyor.
Beşiktaş derbindeki oyuna lafımız yoktu. Hakem kararlarını konuştuk, çünkü olacak gibi değildi. Bu maçın dengesini değiştirmek, "Sahada Fenerbahçe vardı" dedirtmemek için bahane de yok artık. Bu kez yardımcının asisti ile geldi ilk gol. Bu karar da olacak gibi değildi.
Milli maç arasında bu özeleştiriler mutlaka yapılmalı. Fenerbahçe'nin saha performansı; "Van Persie oynasın, Gökhan Gönül yedek kalır mı" gibi detay tartışmaların çok ötesinde sorunlar yaşıyor.
Böyle giderse olmaz, aklın "çapını" büyütmezlerse hiç olmaz.