Kazanmak sadece üç puan yazdırmıyor. Bunu tekrarlayan takımın güveni büyüyor, oyuncular daha rahat risk alıyor, pas verirken korkmuyor, hızlı kararların doğruluk oranı artıyor veya bir hatayı kapatmak için tüm takım seferber olmaktan kaçınmıyor.
Fenerbahçe geçen hafta berabere kalırken, herkesi kendine hayran bıraktı. Rize kupa maçında eksiklerine rağmen oyunu döndürmeyi başarmaları da, Gaziantep karşısına korkusuz çıkmalarını sağlayacaktı. Öyle de oldu.
Bu güvenin getirdiği defolar, galibiyet golü sonrasında şans anlarını da getirdi yanında. İki net gol kaçırdı Antep. Fenerbahçe ile oynarken yapılmayacak bir şeydi. Üç gün önce Hikmet Karaman aynı şikayetin sahibiydi; "Bizim kaçırdıklarımızı, onlar attı" dedi. Fenerbahçe usta ayaklarını, tecrübesini ve özgüvenini, mücadele ruhu içinde birleştirince, kağıt üstünde "zor rakip" yazan her takımı çaresizleştirmeyi başarıyor.
EMRE TUTKAL GİBİ
Bir kez daha gördük ki; Emre bu takımın tutkalı. Oyun aklı ve topu yönetmesiyle kritik anların çilingiri gibi. Fakat maçın gizli kahramanı Mehmet Topal ile Moussa Sow... İki golün başlangıç hamlelerini yaptılar ve Antep'in direncini sıfırladılar. Diego-Selçuk değişikliği skor 1-0 iken doğru hamleydi. Antep orta sahayı ele geçirmişti, Diego ile birlikte direnç azalmıştı. Kartal, önce bu hızı kesmek istedi. İkinci golden sonra da beklenen Alper hamlesini yaptı. Böylece baskı ürettiler, rakibe hata yaptırttılar ve işi bitirdiler.
Yine başa dönelim. Galibiyet silindirinin direksiyonuna geçmişseniz eğer, rüzgarınız da arkanızdan gelir, sizi vazgeçmeyen yapar. Fenerbahçe geçen sene Ersun Yanal ile yakaladığı ivmeyi, İsmail Kartal ile yeniden inşa etmeyi başardı. Bundan sonra her rakibi maça çekinerek, önlem alarak çıkacak. Bu pozisyon taktik üstünlüğü de F.Bahçe'ye getirecek. Emenike, Sow ve Kuyt'ın devreye girmesi, kalan maçları da daha keyifli ve izlenir hale getirir.
En yüksek not 8
Sow
En düşük not 5
Diego Ribas