Millilerimiz'in grup maçları başlayıp, boyumuzun ölçüsü konusundaki bölümler bittiğinde, heyecanlı olmasını beklediğimiz bir polisiyenin ilk dakikalarında katil belli olmuştu. Andorra maçına çıkarken endişelerin en büyüğü, çoğunluğu amatör olan bir takımı yenememek oldu. Karşımıza keyif yapmak için çıkıp, üstüne de milli olma avantajını yakalayan oyuncular çıktı. Baskı yapalım, golleri erken bulalım, umutlarını kıralım gibi aktif hamleler kendilerine yer bulamıyordu motivasyon tabelasında. Çünkü rakip "ne kadar az yersek, o kadar iyi" ekolünden geliyordu. Ne morallerini bozuyorlardı, ne de istiflerini.
Kolay'ı zor yapanlardan bunlar...
Sinir bozan rakipleri geçmenin en kısa yolu duran toplardı. İlkinde Selçuk İnan'ın ustalığıyla, kendi stresimizi de bitirdik, maçı da. "Bu takımı bile yenemediniz" klişesi ortadan kalktı.
Selçuk golü attığında, Abdullah Hoca'nın onu "sisteme uymuyor" diye kulübede bıraktığı ilk maçlar geldi aklımıza.
Sistem veya hak etme kıstasları ile ilgili belirsizlik yeniden belirdi. Nuri - Sercan hangi performansları ile sahadaydı veya Alper Potuk'un oynamama nedeni neydi? Hoca'nın eski talebesi olmak veya Hoca'nın keşfi haline gelmek, ilk tercih olmak durumu yaratıyordu sanki. Kriter performansta değil, duygularda yatıyor belki de.
Hamit ve Emre'nin olmadığı takımın, epey bir nebze akıl - fikirden eksik kaldığı da ortada.
Şimdi ikinci bölüme geçelim o zaman.
Pişirmeyi bilmeyen, öğrenmeyen, yamaklar ile yiyenlerin kadrosu var sahada. Bu noktada Abdullah Avcı'nın ısrar ettiği kadro, kırılma noktalarında geriye döneceklerden değil.
"Bu oyuncularla, bu kadar" bir görüştür."Doğru oyuncuları bul - buluştur, fikri olanı yarat" diye, teknik adama soru sormak ikinci bakış açısı. İki maçtan kayıpsız çıkmak bir hedefti. İlk ayakta sorun kalmadı. Şimdi Macarlar ile oynayacağız.
Sadece yenmek değil, iki farklı yenmek de önemli. İkili averajda avantajı ele geçirmek, muhtemel puan eşitliğinde rakibi baskı altında bırakmak için.
14
Avcı döneminde 14 milli maçta ay-yıldızlılar altı galibiyet, bir beraberlik ve yedi tane de yenilgi aldılar.