Türkiye, yiyecekiçecek sektöründe son yıllarda önemli bir çıkış yakaladı. Yeni oteller, eğlence mekânları ve restoranlar art arda açılıyor ve dünya metropolleri ile yarışır bir şekilde gelişiyor. Eğlence ve yeme-içme mekanlarını tek çatı altında toplayan Ferit Şahenk'in D'ream markasının dışında bir diğer dikkat çekeni ise Jupiter Group oldu. People, Hazine, Del Mare, Nezih, Grey, X Beach gibi popüler mekânları bünyesinde barındıran bu grubun Yönetim Kurul Başkanı eski bir gazeteci; Tayfun Topal...
13 YIL ÖNCE BAŞLADI
2017'nin en ses getiren daveti olan 'Günaydın Partisi'nin yapıldığı People adlı mekânın da sahibi Tayfun Topal ile bu hafta bir araya geldik ve başarı öyküsünü, 2018 trendlerini, mekânlarını ve yiyecek-içecek sektöründeki son gelişmeleri konuştuk. Gazeteciliğe 19 yaşında Sabah Gazetesi'nde stajyer olarak başlayan Topal, ardından TGRT ve Star TV'de çalıştı. 27 yaşındayken bu işleri bırakmaya karar verdi ve bir süre Rumelihisarı konserlerini organize etti. 13 yıl önce Kartalkaya Drop ve Beylikdüzü Köşebaşı ile başlayan mekân işletmeciliğinde bugün birçok büyük markalar ile yarışır konuma geldi.
Jupiter Group bugün kaç mekân işletiyor?
14 yerimiz var, yıl sonunda 20 olacak.
Yatırım miktarı nedir?
Turizm, otel ve restoran olarak 70 milyon liralık yatırım yaptık. Yıl sonuna doğru öngördüğümüz 15 milyonluk yatırım var. Bizde bine yakın kişi çalışıyor. Orkestrası, güvenlikçileri falan sayarsak yaklaşık bin 100 kişiyiz, yıl sonuna doğru bin 250 kişi olacağız. Yıl sonuna doğru üç otel daha olacak.
İstanbul dışında veya yurt dışında yatırım yapmayı düşünüyor musunuz?
Bodrum dışına bir yere gitmiyoruz. Yurt dışından bize çok teklif geliyor, bizimle ortak olmak isteyenler, satın almak isteyenler var. Geçen bir arkadaşım, "Sen Türkiye'de dört tane yapacağına Dubai'de bir tane yap, dört tanesine bedel" dedi. Biz memleketimizi, buradaki insanları seviyoruz. Bizim ülkemizde yatırım yapılacak daha çok imkân var. Ben niye Türkiye'de yatırım yapmayayım, büyümeyeyim. İstanbul ve Bodrum dışında önümüzdeki dönemde Cunda projemiz var, orada bir butik otel yapacağız, ondan sonra Çeşme olacak, yani ülkemizde yayılacağız. İstihdamı da 2 bine çıkaracağız. Yurt dışında yatırım yapmayı düşünmüyoruz.
Peki mekânlarınızın doluluk oranları nasıl?
Kapasitenin çok üstündeyiz. Ayda 90 bin kişi ağırlıyoruz, yılda 1.1 milyon yapıyor.
YÜZDE 80 BURSLA FARKLI BİR OKUL AÇACAĞIZ
Bir de bir okul projeniz var. Anlatır mısınız?
Beyoğlu bölgesinde bin 600 metrekare bir arsamız var, oraya yaklaşık 14 bin metrekare inşaat alanı yapacağız, 2019'un sonunda meslek okulu açacağız, aşçılık, barmenlik, mutfak, servis vs. Hedefimiz İstanbul değil, yatılı yapacağımız için şehir dışında yetenekli, bu işe meraklı insanları getirip, eğiterek sektöre kazandırmayı düşünüyoruz. Yüzde 80 burs vereceğiz. Kapasitemiz 600 öğrenci gözüküyor. Öğlen ve öğleden sonra olmak üzere 50'şerli sınıflar olacak. Okulda 50 mutfak olacak, herkesin kendi seti olacak, bir restoran olacak, restoranda çalışıyormuş gibi yapacağız. Dört-beş aya kadar temelini atıyoruz, 2019-2020 eğitim yılına açacağız.
BİRÇOK SEKTÖRÜ DESTEKLİYORUZ
2018'de sektör nereye gidecek?
Bin kişi çalıştıran biri olarak şunu belirtmeliyim ki, Türkiye'de en büyük kalem, yeme-içme turizmini barındırıyor. Bu sektör önemsenmeli. Türkiye'de zannediliyor ki bütün parayı sen kazanıyorsun ve paranın üstüne yatıyorsun. Yok öyle bir şey, müesseselerin kâr oranları, o da başarılıysa, yüzde 10-12'lere düştü. Bu kârları da yeni yatırımlarda kullanıyoruz. Bizim sektör tarımdan sanayiye kadar birçok sektörün müşterisi. Biz iş yapıyoruz, zeytincisi, peynircisi bize satış yapıyor. O yüzden sektörün desteklenmesi şart.
YABANCI MİSAFİRLER BİR DAHA GELİYOR
Yabancılar Türkiye'ye geliyor mu?
Cihangir'de 20 dairelik bir rezidansımız var. Geçen yıl boştu. Şu anda yüzde 100 dolu. Hepsi Avrupa'dan ve sözleşmelerin en kısası 6 ay. Gidenlerin hepsi geri geliyor. Güven sorunları kalmadı. 2018'de piyasalar açısından kıpırdanmaları görüyorum. Bizim baş belamız terör. Devletimiz terör belasını temizledi ve temizliyor. Yabancı televizyon kanallarında Türkiye'de savaş varmış gibi lanse ediliyor. Yabancılar İstanbul'a geldiğinde 'Bize böyle anlatmadılar' diyor. İstanbul'a bir gelen bir daha gelmek istiyor.