Wakakusa Yamayaki, Sundance Film Festivali, Mardi Gras, Rio Karnavalı, La Tomatina, Burning Man, Divali, Dia De Los Muertos, Oktoberfest, Coachella Valley Music, Glastonbury, Wimbledon, Super Bowl... Bunlar dünyanın en büyük festivallerinin birkaçı... Sektör o kadar büyüdü ki, birçok endüstriyle yarışır hale geldi. Ülkelerin hem istihdam hem de turizm kaynağı halini aldı. Hal böyle olunca sektörü çok iyi tanıyan Dsm Group'un kurucusu ve başkanı Alper Sesli'yle bir araya gelip konuşmak istedim.
Festival sektörü dünyada ne büyüklükte?
Festivaller hizmet endüstrisinde olağanüstü büyük bir alanı kapsıyor. Hatta bu endüstride çok ciddi bir turizm hareketliliği de yaşanıyor. Örneğin Birleşik Krallık'ın 2016-2017 dönemi rakamlarına bakalım. 42.3 milyar poundluk bir endüstri büyüklüğü ve 570 bin tam zamanlı çalışan görüyoruz. En büyük 10 İngiliz organizasyon ajansının yıllık cirosu 3.5 milyar poundun üzerinde. Organizasyonlara 85 milyon kişi katılmış, 1.3 milyon işadamı ve profesyonel tarafından ziyaret edilmiş. 2016'da 258 uluslararası konferans düzenlenmiş. Ticari fuarlar ve sergilerden 19.2 milyar poundluk bir gelire ulaşılmış. 10.4 milyon yabancı müziksever 2.3 milyar dolar harcayarak Birleşik Krallık'a gelmiş. Sektör sürekli büyüyor. Dünya üzerinde yaklaşık 5 trilyon dolarlık bir endüstrinin önemli başlıklardan biri festival.
Türkiye'de durum nasıl? Sektörü canlandırmak için neler yapılması gerekiyor?
Türkiye henüz dünyaca ünlü bir festival çıkaramadı. Bunun için doğru stratejiler gerekiyor. Türkiye'de bu sektörü ileri taşımak için önce lokal gerçekliğimiz içinde nasıl uluslararası çekim markaları oluşturacağımıza kafa yormamız gerekir. Fakat Türkiye'deki problemin talep değil, nitelikli arz olduğunu düşünüyorum. Bence İstanbul'da harika bir genç nüfus var. Onlar için makul ve/veya ulaşılabilir fiyatlı, yerel yönetimler ve büyük markaların da desteği olan işlerin sunulması yeterli.
Bu sektörün Türkiye'de yaratacağı istihdam potansiyeli nedir?
Ben 100 milyon dolarlık bir "etkinlik markaları" oluşturma bütçesinin ülkeye geri dönüşünün milyar dolar düzeyine ulaşacağını iddia ediyorum. Türkiye, turizm sektörü dışında festivaller tarafında en az 100 bin kişilik bir istihdama ulaşabilir. 100'e yakın yan iş alanını da katarsak bu sayı 1 milyona bile çıkabilir.
ÖZEL ÇALIŞMA KOŞULLARI GEREKİR
Sektördeki istihdam sayıları neden az, ne yapılabilir?
Ülkemizde turizm eğitimi verilen tüm okullarda, müfredatların akademisyenlerin yanı sıra sektör profesyonellerinden oluşan bir komisyon ile güncellenmesi şart. Etkinlik yönetiminin siyasi parti mitinglerinden görkemli bir düğüne kadar her yerde üstlendiği çok ciddi bir rol var. Bu açıdan sektörün olması gereken istihdam büyüklüğünden uzak olduğu görülüyor. Yetişmiş insan kaynağı az. Çalışan ve işveren ilişkileri tanımlanmalı. Sektöre özel çalışma koşulları belirlenmeli (Fazla mesai, bayram ve tatil günleri çalışma vb.)
DEVLET POLİTİKASI OLSUN
Devletin desteği gerekli mi?
Uluslararası büyük festivaller oluşturmanın ihtiyacı olan güven ortamı sağlandığı andan itibaren yerel yönetimler, kamu yönetim birimleri ve devlet politikası olarak desteklenecek bir süreçte ciddi anlamda büyük adımlar atmak mümkün. Yerel belediyeler futbol takımlarına ayırdığı ve doğası gereği bir taraftar kitlesinin bile oluşmadığı yatırımlara yüzlerce milyon dolar bütçe harcıyor.
Dsm Group, ağustos ayında kent için önemli bir adım atacak. 16-26 Ağustos tarihleri arasında Trabzon Uluslararası Film Festivali'ni (TUFFEST) düzenleyecek.