Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞEBNEM BURSALI

Müflis tüccar Yunanistan!

Diplomasinin ayrı bir dili, ayrı bir üslubu ve jargonu olduğu, olması gerektiği çok açık. Ve uluslararası ilişkilerde düşmanlık diye bir duygu ve olgudan söz edilemeyeceği gibi, çıkarlar temelinde ilişkilerin şekillendiğini genel geçer bir kaide olarak kayıtlara tekrar geçirmekte fayda var.
Hele ki coğrafi açıdan komşu ülkelerle ilişkilerde, bu çıkarların güvenlik-sosyal-ekonomik her temelde daha fazla dikkate alınması gerektiği çok açık. Sözü getireceğim yer, önceki gün Ankara ziyaretinde yaptığı densiz açıklamayla tepki çeken, ama mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından cevabını çok da okkalı alan Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias'a ve bu anlayıştaki her ülkeyedir.
Gerçi biz Yunanlı siyasetçilerin içeride kuzu, dışarıda sahte kurt olmasına ve gerekli tepkiyi aldıktan sonra tekrar fabrika ayarlarına dönmelerine çok alışkınız. Bu densiz Yunan Bakan'ın tavrının sebebi çok açık: Sıkıştıkları iç siyaseti dış politikayla tahkim etmek. Ama gelinen noktada görüldü ki, onu da ellerine yüzlerine bulaştırıyorlar...
Yunan Bakan, Türkiye'yi kendi egemenlik haklarını ihlalle itham etti ve anında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan yanıtını aldı. Küstah sözlere; Türkiye'nin bir başka ülkenin egemenlik haklarına yönelik özenli dış politikasının altını çizerek cevap verdi Bakan Çavuşoğlu ve bu sözleri kabul etmeyeceğimizi net dille aktardı.
Unutmayalım ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, geleneksel ve köklü bir devlet anlayışına sahip. Büyük devletlerin veya aparatı olduğu uluslararası devletler topluluğunun ardına gizlenerek bugüne kadar varlık gösterebilen Yunanistan gibi ülkelere pabuç bırakacak değiliz.
Kıbrıs konusunda, Ege Denizi ve Mavi Vatan'daki, Libya'daki adımlarında uluslararası hukuka aykırı ve meşru olmayan tez ve iddialara dayanarak adımlar atmakta ısrar eden Yunanistan, AB ve Amerika'ya güvenerek bu şımarıklık içinde.
400 milyar euro'luk borç içindeki Yunanistan'ın, birilerinin payandası ve maşası olarak hareket ettiği çok açık. Limanları, havayolu şirketleri, fabrikaları, otoyolları ve hatta devlete ait televizyon kanalı dahi elinden alınan Yunanistan, bir devletten çok müflis tüccar görüntüsünde uzun süredir.
Bu savrulmanın ve mecburiyetin gereği olarak Avrupa'ya gittiğinde el pençe divan duran ve zor durumda olan Yunan siyasetçiler, Kıbrıs ve Ege-Akdeniz konuları başta olmak üzere Türkiye üzerinden kendi iç kamuoylarına mesaj kaygısıyla hareket ediyor.
Yunan zihniyetinin Türk ve İslam düşmanlığı bir sır değil; tarihe baktığınızda onlarca, yüzlerce gördüğümüz, yaşadığımız örnek var. Her seferinde bizim sinir uçlarımıza bastıklarında kendileri zarar gördüler ama hâlâ akıllanmadılar.
Bizim açımızdan sorun değil; dün nasıl hadlerini bildirdiysek, yarın da bildiririz. Anladıkları dilden konuşmayı da savaşmayı da biliriz. Fatih Sultan Mehmed'in sözü de bu duruma tam uymuyor mu: Savaş herkesle yapılır, barış ise ancak onurlu insanla yapılır.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA