Bu yazıyı daha önce yazacaktım. Ne ki birdenbire öyle bir ağrıya düçar oldum ki gün boyu yatağa hareketsiz yapıştım. Neyse, sağlık sorunlarıyla başınızı şişirmeyeyim. Çok şükür toparladım ama bu sefer de araya başka mevzular girdi, bugüne kadar erteledim.
Lakin okuduğunuz yazıya vesile olan şu söz hiç aklımdan çıkmadı: "15-16 Temmuz 2016'da Amerika bir darbe yapmaya kalktı. O darbe başarılı olsaydı Sayın Tayyip Erdoğan ile Doğu Perinçek'in mezarı komşu olacaktı..."
Bu sözleri Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek bir programda söyledi.
Malumunuz, başlangıcından beri siyasi mücadelesi Başkan Erdoğan ile taban tabana zıttır. Dünya görüşü bağlamında da bilimsel sosyalisttir.
Siyasi mücadele derseniz, mesela, Perinçek'in yandaşı olduğu 28 Şubat sürecinin en büyük mağdurlarından biri Erdoğan'dı. Okuduğu bir şiir yüzünden Pınarhisar Cezaevi'ne atılmıştı. Gelgelelim, Erdoğan'ın başbakanlık döneminde de Perinçek, Ergenekon kumpasıyla Silivri'yi boyladı.
Zaman akıp gitti ve birçok şey gibi "pozisyonlar" da değişti.
Sayın Perinçek'e sorarsanız, kendisinde değişen hiçbir şey yok; Başkan Erdoğan değişip kendi çizgilerine geldi.
Oysa Heraklitos'tan beri hatırı sayılır tüm düşünürlerin terennüm ettiği bir diskur vardır: "Değişmeyen bir şey var, değişmenin kendisi."
Değişime direnmenin sonu anakronizme saplanmaktır.
Fakat değişim ile başkalaşımı karıştırmamak icap eder. Kesintisiz devrimcilikten ve antiemperyalizmden sapmak başkalaşmaktır.
***
T. Dursun'un Kuran'a ve Hz. Peygamber'e düşmanlık yaptığı zırvalarına dün kucak açan Sayın Perinçek bugün "Medeniyet Devrimi / Hz. Muhammed" kitabını yazdı.***
Geçen haftaki o sözünü tekrar hatırlayalım: "15-16 Temmuz 2016'da Amerika bir darbe yapmaya kalktı. O darbe başarılı olsaydı Sayın Tayyip Erdoğan ile Doğu Perinçek'in mezarı komşu olacaktı..."