Ümit Özdağ'ın, CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı cumhurbaşkanı adayı göstermesi CHP ittifakını bir hayli sarstı.
Anlaşılan o ki alttan alta sarsmaya da devam edecek.
Özellikle de CHP ittifakında yer alan Meral Hanım'ın İP'ini. Her şeyden evvel Ümit Özdağ, FETÖ bağlantısı üzerinden İP'i eleştirdiği için ihraç edilmişti.
Bu da en azından FETÖ konusunda hassasiyetinin göstergesi.
CHP ittifakının FETÖ konusundaki tavrı malumunuz "tiyatro" kıvamında. Haliyle Ümit Özdağ'ın Mansur Yavaş'ı aday göstermesinden çok rahatsız oldular.
Mesela, İP Milletvekili Aytun Çıray, "Maksat Millet İttifakı'nın arasına nifak sokmaktır. Bu işin arkasında Cumhurbaşkanı Erdoğan var..." dedi.
Tabii işi biliyor. Fakat kurnazlığından değil. Tabiri caizse, hayvani içgüdüyle "Erdoğan nefretinin" işlevselliğini keşfetmiş.
O kadar ki...
Mezarından Atatürk bile kalkıp gelse "Erdoğan nefretiyle" mankurtlaştırdıkları sosyolojiden oy alamaz. Yeter ki "Arkasında Erdoğan var!" desinler.
***
Aytun Çıray kim mi?
İP Milletvekili. Bir ara sözcülük de yapmıştı partisinde. Hani, şehit kardeşine ana avrat küfreden İP milletvekili Lütfü Türkkan buna kameralar önünde habire sufle vererek, dahası düzelterek küçük düşürmüştü...
Ümit Özdağ cevap verdi mi veya verecek mi bilmem.
Benim bildiğim şudur:
"Mansur Yavaş'ı cumhurbaşkanı adayı göstermenin arkasında Cumhurbaşkanı Erdoğan var" diyen Aytun Çıray'a, "Her işi de Erdoğan'a bağlamayın!.." diyemez.
Neden mi?
***
HDP'nin Demirtaş'ı CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu'nu aday gösterince CHP ittifakında tık yok ama Ümit Özdağ CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş'ı aday gösterince kıyametler kopuyor!..
Ümit Özdağ bu "garabeti" HDP'nin Türk siyasetini esir almasıyla açıklıyor.
Diyor ki: "HDP, Türk siyasetini dayatmalarla esir almıştır. Türk siyasetinin HDP'nin elinde esir olmasından kurtarılması gerekir..."
Bununla da kalmıyor, "Erdoğan'ı HDP'ye teslim olmadan aşacağız" diyor
Yani, esas hedef Erdoğan'ı aşmak, yani iktidardan indirmek.
Ümit Özdağ, "HDP, Türk siyasetini esir almıştır" diyor ama oluşmasına kendi çapında katkı sunduğu "Erdoğan nefretinin" esiri olmuş haberi yok.
Aslında Türkiye'deki tüm siyasi esaretler bir bakıma bu esaretin eseri.
Türk siyasetini HDP'den önce siz esir aldınız.
Şimdi istediğiniz kadar, "Vatan elden gidiyor... Türkiye parçalanmak isteniyor... FETÖ'nün gölgesinde kurulan 6'lı masa PKK'nın siyasi ayağının üzerinde duruyor..." deyin bir şey değişmez.
Masaya joker mesabesinde "Erdoğan nefretini" sürdüklerinde, sözünüz hiçbir karşılık bulmaz.
Hatta, "Akepe'nin ekmeğine yağ sürmekle, kripto Erdoğancı olmakla" itham edilirsiniz.
Bu sefer de onların gözünde "meşruiyet" kazanmak için onlardan daha fazla "Erdoğan nefreti" içeren lakırdılar edersiniz.
Gelgelelim, içinde debelendiğiniz nefret bataklığını daha fazla derinleştirmekten başka işe yaramaz bu.
Siyasetteki varlığınız baştan sona Erdoğan karşıtlığıyla malulken, Aytun Çıray'lara "Her işi de Erdoğan'a bağlamayın!.." nasıl diyeceksiniz?
Boğazına kement geçirilen, boğazını çektikçe daha fazla boğulur. Tek çare bu esaret kemendini çıkarıp atmaktır
Erdoğan nefreti üzerinden meşruiyet kazanmak acizliğinden kurtulun.
Entelektüel cesaret gösterin, bu esaret zincirini kırın.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz