Eski ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, "Senin baban bir kahraman" demişti Can Dündar'ın oğluna.
Söylemeden geçmeyelim; aynı adam 15 Temmuz direnişini de "Biz bilgisayar oyunu sanmıştık" şeklinde tahfif etmişti.
Kahramanlık addettiği...
C. Dündar adlı elemanın MİT TIR'ları kumpasının medya ayağında oynadığı aktif rolün bedelini ödemesinden ibaretti.
Hatırlarsanız, AKP'li sinsilerin çok bilmiş abileri de "aynı belgeler benim elime geçseydi ben de yayımlardım" diyerek omuz veriyorlardı bu ihanete.
Öyle atmosfer oluşturmuşlardı ki...
Elemanın ihanetine destek vermeyen herkes "basın özgürlüğü" üzerinden mahkum ediliyordu.
Çok geçmedi, Amerika bayrağı altındaki o fotoğrafıyla nasıl bir "kahraman" olduğunu herkese gösterdi.
Bir de kepaze oldu ki o kadar olur.
Muhalif şebeleklere ve AKP'li fırıldaklara "kamuoyunu bilgilendirmek sorumluluğu" olarak yutturduğu MİT TIR'ları haberlerini BBC'den Stephen Sackur yutmadı: "Türk ordusu personelini riske atmak gibi durumları göz önünde bulundurmak da sizin sorumluluğunuz... Yapılan şey bütün gelişmiş ülkelerde suçtur..."
Bir "kahraman" daha var.
Kim mi?
Kim olacak, Amerikan kanalının Portakal'ı.
O kadar "kahraman" ki, MHP Genel Başkanı Bahçeli'ye ve İçişleri Bakanı Soylu'ya parmak sallayabiliyor.
Mehmetçiği katleden PKK'lı teröristlere de gündüz gözüyle rahmet okuyabiliyor.
PKK'nın siyasi kanadını karartmak için de algı operatörlüğünün dibini bulabiliyor.
Erdoğan ve AK Parti'ye çakmak için hiçbir şey bulamadığında Mersin Şehir Hastanesi misali "fabrikatörlük" yapıyor.
Fakat...
Yeni Zelanda'da iki camiye yapılan terör saldırısı sonucunda 49 Müslümanın katledilmesi üzerine "İslami terör" diyen Kılıçdaroğlu'na tek laf etmeyebiliyor.
PKK'ya binlerce TIR silah veren ve FETÖ elbaşına yardım ve yataklık etmeye devam eden ABD'ye de hiç ağzını açmıyor.
FETÖ'nün ve PKK'nın kitleler nezdindeki Erdoğan düşmanlığı ihtiyacını muntazaman karşılayabiliyor.
Kahramanlıkları saymakla bitmez, burda keselim.
En büyük hüneri de "kahramanlıklarını" gizleyebilmesi. Her insan evladı bunu başaramaz.
Unutmayalım ki, o şirret kadın, havaalanındaki emekçi kadını aşağılama "kahramanlığını" gizleyebilseydi tüm Türkiye'ye rezil rüsva olmayacaktı.
Nasıl ki Can Dündar gazeteci, televizyoncu ve köşe yazarlığı kisvesi altında "kahramanlığını" gizledi, Portakal da "haber sunucusu" kisvesiyle gizleyebiliyor.
"Amerikan Portakalı"nın haber müdürünün iki telefonunda da boşuna ByLock çıkmamış...
Mehmet Baransu da boşuna buna hatim duasını bırakmamış.
Portakal da boşuna, "Baransu'nun başına gelenlerin hukuki olduğunu düşünmek sadece hayal. Muhalifi bastırma yöntemi..." şeklinde tweet atmamış.
Joe Biden'ların "kahramanı" olmayı kolay mı sanıyorsunuz?