Gündem dediğin nedir ki, suya yazı yazmak gibi bir şey; gözünü açtın kapattın geçti gitti kayboldu.
Üç-beş yazı çiziktirilir, birkaç kişi şurada burada "ileri geri" konuşur ve bu satış da unutulur gider.
Hayır, bu satış unutulamaz.
Dönüp dönüp üzerinde konuşulması gereken bir "satıştır" bu.
Günde binlerce kez "Sat kurtul abicim ya" lakırdısı tüketilen, Andrzej Wajda'nın güzelim filmi "Herşey Satılık"ı çağrıştıran ülkemizde mezkur satışı 'özel' kılan nedir?
(.....................)
Böyle demiştim, tee 16 Ağustos 2006'da.
"Mezkur satış"tan kasıt, bir özel televizyon kanalının lisans / frekansının satılmasıydı.
Bunu özel kılan da, Sabra-Şatilla kasabı Ariel Şaron'la kafa kafaya verip İsrail'de yeni Yahudi yerleşim merkezlerinin kurulması için emek veren Murdoch'a satılmasıydı.
***
İmdi, kritik eşiklerde öyle yayın yapıyorlar ki, "
mahut alışveriş bu günler için miydi" sorusunu sormamak mümkün değil.
Evet,
FOX TV'den bahsediyorum.
Haberleri sunan o çocuğu da FETÖ'cüler pek seviyor. Hatta tutuklu yargılanan meşhur bir FETÖ'cüyle de pampa galiba. Yoksa ne diye o çocuğunun babasına hatim indirdiğini söylesin. Neyse, bu önemli değil.
Önemli olan...
Erdoğan nefretini öyle sinsi sinsi pompalıyor ki,
Pensilvanya şeytanının bin şakirdi yan yana gelse böylesi bir performans sergileyemez.
Dün de öyleydi.
FETÖ kumpası malzemelerini dönemin FETÖ kanallarından bile daha çok köpürtmüştü.
Tam bir propagandist.
En hafifinden, "
Suç Erdoğan'ın değil, onu alt edecek bir lider çıkartmayan muhalefetin" diyerek
ana haberleri sunabiliyor.
Bazen de...
Erdoğan nefretiyle mankurtlaştırılan sosyolojiye güvenip, "
PKK'ya teşekkür etmeliyiz" diyecek kadar kaptırıp gidebiliyor.
Eh nasılsa mahut sosyoloji nezdinde, Erdoğan düşmanı olduktan sonra her türlü rezillik mubah...
***
İşte,
o çocuğun haber müdürü Ercan Gün'ün kullandığı her iki telefonda
da FETÖ'nün kripto haberleşme sistemi
ByLock çıktı.
Geçen gün
Nedim Şener şöyle yazdı: "Ercan Gün,
Hrant Dink'in katili
Ogün Samast 20 Ocak 2007 akşamı Samsun otogarında yakalandıktan sonra arkasında Atatürk'ün sözü yer alan bir posterin önünde jandarmalar arasında çekilen görüntüleri 'algı yaratmak' için kullanmıştı. Görüntülerin Samsun Emniyeti Terörle Mücadele Şubesi'nde polisler tarafından çekilmiş olduğu ortaya çıkmış olmasına rağmen Ercan Gün, Samsun jandarmasında çekildi diye yayınlamıştı. Amacı Dink cinayeti ile jandarma ve Atatürk üzerinden Emniyet İstihbarat Dairesi'nin planladığı Ergenekon operasyonları için algı yaratmaktı..."
Nedim Şener söz konusu yazısını, "
Ama o gazeteci mi dediniz? / Hadi oradan!.." şeklinde nihayete erdirmiş.
"Ama o çocuk haber sunuyor" diyenlere biz ne desek acaba?