Bugünkü yazı yolculuğumuz "parça tesirli" olacak.
Yani, konu yekpare değil, "parçalı."
"Tesirli" olacak mı, orasını bilemem.
Her zaman olduğu gibi buna siz karar vereceksiniz.

Sezai Karakoç ve Akif Emre
Bayramda herkes yollara koyulmuşken, çocuklarla birlikte Sezai Karakoç'a bayramlaşmaya gittik.
Sezai abi Kurban Bayramı vesilesiyle yaptığı kısa konuşmada...
İslam milletinin kurtuluşu için tek yönteme veya metoda kapanmanın doğru olmadığını, bütünü gözden kaçırmadan çok yönlü, çok cepheli çalışmanın gerektiğini dile getirdi.
Sezai Karakoç üstadımızın elini öptük ve Yüce Diriliş Partisi İstanbul İl Başkanlığı'ndan ayrıldık.
Sonra...
Akif (Emre) abimin kabrine gittik. Kabrindeki toprak ıslaktı. (Sudandı elbet, ama yüreğimdeki hüzünden midir bilmem, gözyaşındanmış gibi geldi bana.)
Okuduk çocuklarımla birlikte bildiğimiz tüm duaları.
Hüzün inşiraha dönüştü.
Akif abimin başucunda hâce taşı gibi bir ağaç.
Serin, ferah.
O kadar ki ayrılmak istemiyorsunuz mezarının başından.

AK Gençlik Kudüs yolunda
Melih Ecertaş geçenlerde aradı ve müthiş bir organizasyonun müjdesini verdi.
AK Parti Gençlik Kolları Başkanı, 14 Eylül'de başlatacakları Kudüs ziyaretlerinin ilkinde 180 katılımcının yer alacağını belirterek, "Bu özel programımızda sizi de aramızda misafir olarak görmek, teşkilatımız başta olmak üzere bizi çok memnun eder..." dedi.
Maalesef sağlık sorunlarım nedeniyle katılamayacağım bu güzel davete.
Lakin gençlerimiz adına çok sevindim...
Osmanlı camilerini, Hz. Musa'nın ve Hz. Davut'un kabrini, Zeytin Dağı'nı, Selman El- Farisi ve Rabia'tül Adeviyye türbelerini, Mescid-i Aksa'yı, Kubbet't -üs Sahra'yı, Burak Mescidini, Hz. Ömer Camii'ni ve daha birçok yeri ziyaret edecekler.
Ne güzel ne kutlu bir ziyaret.
Kudüs bilinci olmadan olmaz.
Bu organizasyondan dolayı Ak Parti Gençlik teşkilatını tebrik ediyorum.

Berat Demirci'yi siz ne sandınız beyler?
Sivas'ın kahraman evladı Berat Demirci yalnız değildir, demiştik, bir süre önce.
Fakat ağalara beylere anlatamadık galiba.
FETÖ'ye karşı verdiği onurlu mücadeleye omuz vereceklerine "kınama cezası" ve ardından da "tazminat davası" açmışlar.
Kumpaslar, ayak oyunları, tertipler gırla gidiyor.
Berat Demirci geçen gün gönderdiği mektupta diyor ki: "İhanetler, ihmaller, istismarlar bu şehri neredeyse arkaik şehir haline getirdi..."
Beyler ağalar şunu kafanıza iyice sokun:
"Ufukta biri var mı"nın şairi, "Hançerimizdeki Harita"nın ve "Turna ve Gayda"nın yazarı Berat Demirci candır.
Vicdandır...
İfade etmekte aciz olduğumuz duygu ve düşüncelerimizi kelimelere döken güzide bir sanatçımız, aydınımızdır.
Hepsinden öte, Ayşe Şasa'ların Bahattin Yıldız'ların yadigârıdır.
Ve asla yalnız değildir, asla!