Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan ve Güney Kore ziyaretlerini, gazetecilere değerlendirdi. Avrupa'da yaşayan Türklerle Bosna'da buluşacaklarını belirten Erdoğan, "CHP'nin o kadar belediyesi var, doğru düzgün bir icraat yok. Biz ise icraatçıyız; eseri ortaya koyup yola devam ediyoruz. Araştırmalara göre Cumhur İttifakı, açık ara önde" dedi. İşte Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar:
G. KORE İLE SAVUNMA İŞBİRLİĞİ
G. Kore ile yapılan savunma anlaşması neleri içeriyor? Altay Tankı ve Fırtına obüslerinin motorları ile ilgili Türkiye'yi sıçratabilecek gelişmeler var mı ?
Olmaması için bir sebep yok. Her iki tarafın da yaklaşımları olumlu. Görüşmeler savunma Sanayii Müsteşarlığı ile Koreli muhatapları arasında devam ediyor. Korelilerin füze olayında ciddi tecrübesi var. Dünyadaki gelişmeler doğrultusunda bizler de a'dan z'ye tedbirlerimizi almak durumundayız. Afrin'de, Fırat Kalkanı'nda bunun önemli olduğunu gördük.
Askerimiz çok daha güçlü hale gelecek.
ABD ile anlaşıldı mı ? Menbiç'e Türk ordusunun girmesi gibi bir plan masada mı?
Afrin'deki temizlik harekâtı yüzde yüz bitmiş değil. El yapımı bombalarla ilgili ciddi netice alındı. İdlib ve Tel Rıfat ile ilgili süreçler devam ediyor. Dışişleri Bakanımızın ABD ziyareti olacak.
O ziyarette ABD Dışişleri Bakanı Pompeo ile Menbiç'i de konuşacaklardır. Menbiç'in YPG ve PYD'den temizlenmesine yönelik gerekli adımlar atılmasını temenni ediyoruz.
MACRON'UN SÖZLERİ TUTARSIZ
Fransa Cumhurbaşkanı Macron sık sık Türkiye'nin karşısına çıkıyor. 'Rusya ile Türkiye'nin arasını açtık' şeklinde bir demeci olmuştu. 'Balkanlar'ı Türkiye ve Rusya etkisinden çıkarmak için AB'ye almak gerekir' dedi.
Diğer yandan kendisi İstanbul zirvesine de katılmak istemişti. Macron ne yapmak istiyor?
Söylemlerinde tutarlılık olduğu söylenemez.
Şu anda Fransa'daki grevler, karışıklıklar da sıkıntı içinde olduğunu gösteriyor. Birilerinin arasını açmak gibi ifadeler bir devlet adamına yakışmıyor. Bizim Batılı ülkelerle olduğu gibi Rusya ile de iyi bir hukukumuz var.
Kaldı ki Macron, Astana ve Soçi çerçevesinde bizim Rusya ve İran'la yaptığımız zirvelere de katılmak istedi. Bana bunu ilettiğinde ben de 'Bunu Putin ve Ruhani ile görüşeyim.
Olumlu bakmaları halinde sizi de davet edebiliriz' dedim. Yaptığımız görüşmeler neticesinde, 3 artı 1 şeklinde olabilir demiştik. Bunu Macron'a ilettiğimizde ise Duma ve İdlib'deki gelişmeleri bahane göstererek gelemeyeceğini söyledi. Balkanlar konusuna gelince bizim oralardaki ülkelerle çok derin tarihi ve kültürel bağlarımız var. Hiç kimse bunları yok sayamaz.
Benim temennim, Macron'un aktardığınız türden yanlış yaklaşımlarda bulunmamasıdır.
BOSNA'DA BÜYÜK BULUŞMA
Türkiye'nin seçim atmosferine girdiği şu dönemde, Batı basınında Erdoğan aleyhtarı yazılarda artış gözleniyor.
Bu yeni değil. Bunu daha önceki seçimlerde de gördük. Bunları hiç önemsemedik. Bazı Avrupa ülkelerinin, siyasetçilerimiz, vatandaşlarımız aleyhinde tavırlar sergilemesi elbette demokratik bir tutum değil. Seçimlere, kampanyalara herkes saygı göstermeli. Nitekim biz Avrupa'da seçim yapılan ülkelerdeki liderleri arayıp kendilerini tebrik etmekten çekinmedik.
Çünkü biz yeni bir sayfa açılsın, ilişkiler iyi olsun istiyoruz. Biz, bildiğimiz yolda ilerlemeye, doğru olanı yapmayla devam edeceğiz.
Avrupa'da bazı ülkelerin kampanya için salon veririz vermeyiz tartışması yaptıkları bir ortamda, biz de oralarda yaşayan vatandaşlarımızla Bosna Hersek'te buluşmayı tercih ettik.
9-10 bin kişinin katılmasını bekliyoruz. Avrupa ülkelerinden gelecek vatandaşlanımızla, Bosna Hersek'teki bir salonda bir araya geleceğiz.
İnşallah ben de gideceğim.
Netanyahu gizli dosyaları açıkladı. İran ile ilgili açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Durmadan ortaya birçok şeyler atılıyor.
Bölgeye ilişkin haber ve gelişmeleri elbette takip ediyoruz.
Başbakan tarafından seçim öncesinde bir paket açıklandı. Pakette yer alan emekliye bayram ikramiyesi hususu, ana muhalefetin daha önce gündeme getirdiği bir konuydu.
Kılıçdaroğlu, 'Bu bizim önerimizdi' diyecek olursa, yanıtınız ne olur?
Sayın Kılıçdaroğlu bizim attığımız adımlara hiçbir zaman olumlu yaklaşmamıştır.
Bugüne kadar o hangi hayırlı adımı atabilmiş ki bu konunun onunla bir alakası olsun. SSK'nın genel müdürüyken neler yaptığını herkes biliyor.
Onun genel müdürlüğü sırasında, SGK hastanelerine sağlam giren hasta çıkıyordu. Biz ise sağlıkta köklü reformların ardından şimdi de Türkiye'yi şehir hastaneleriyle tanıştırıyoruz.
Beşincisini cumartesi günü Kayseri'de açacağım.
Yüzü varsa gelsin Kılıçdaroğlu da görsün.
Lafla peynir gemisi yürümüyor. CHP'nin o kadar belediyesi var, onlarda da doğru düzgün bir icraat yok. Biz ise icraatçıyız; eseri ortaya koyup yola devam ediyoruz. Ramazan ve Kurban bayramlarında emeklilerimize verilecek 1000 liralık destek, onlara bir bayram harçlığı, bir mutluluk vesilesi olarak telakki edilmelidir.
Muhalefet seçim ittifakını dört parti olarak açıklıyor. Tek bir cumhurbaşkanı adayı olmadan bu ittifak nasıl şekillenir?
Bunlar ülkeye bir şey kazandırma gayreti içinde değiller. Cumhurbaşkanı adayını dahi bunca zamandır belirleyememiş olmaları bunların ne denli başarısız olduklarını gösteriyor.
Benim milletim kimin ne olduğunu gayet iyi biliyor.
Milletimiz, bunların oyununa gelmeyecektir. Biz, Sayın Bahçeli ile birlikte Cumhur İttifakı olarak samimi bir şekilde çıktığımız yolda yürümeye devam ediyoruz.
Cumhur İttifakı'nın adayı belli. Onların parlamentoda da umdukları sonucu alabileceklerine inanmıyorum. Mevcut kamuoyu araştırmaları bunu net gösteriyor. Araştırmalara göre Cumhur İttifakı, açık ara önde. 24 Haziran'da milletimizin bize gerekli desteği vereceğinden eminim.
İMZAYI İSTANBUL'DA ATTI
Cumhurbaşkanı Erdoğan dün akşam Güney Kore'den Türkiye'ye döndü. Erdoğan, İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan ayrılmadan, uçak içinde Cumhur İttifakı Protokolü'nü imzaladı.
BENİ O KONUDA KONUŞTURMAYIN
Abdullah Gül aday olmayacağını açıkladı.
Bu süreçte bizim dikkatimizi çeken, sizin açıklamalarınız hep özenli olmasıydı. Gelinen noktada, kendisiyle ilgili bir hayal kırıklığı yaşıyor musunuz? Bir de kendisi aday olmayacağını söylerken "İçeride korku, kutuplaşma ve kaygı ortamı var" dedi. Bu muhalefetin söylemi.
Ne diyorsunuz?
Beni bu konuda hiç konuşturtmayın.
Herhangi bir açıklama yapmama gerek yok.
Neyin ne olduğunu herkes gayet iyi biliyor.
Hyundai'nın Türkiye'de üretmeyi planladığı Suv modeli konusunda gelişme var mı?
Hedefleri var, arzuları var. Ama şu an niyet aşamasında. 5 şirketimiz Türkiye'de adım attı. O adım da atılırsa bize kesinlikle güç katar."
KORECE TEŞEKKÜR MESAJI
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güney Kore ziyaretinin ardından Twitter'dan Türkçe ve Korece paylaştığı mesajında özetle şöyle dedi:
"Güney Kore Devlet Başkanı Sayın Moon Jae-in ile gerek baş başa gerekse heyetler arası görüşmelerimiz oldukça verimli bir atmosferde geçti.
Türkiye olarak, Kore Savaşı'nda birlikte verdiğimiz mücadeleden kuvvet alan 'kan kardeşliğ'ne dayalı iş birliğimizi güçlendirmeye ve halklarımız arasındaki bağları geliştirmeye büyük önem veriyoruz. Bizlere gösterilen sıcak misafirperverlik için Devlet Başkanı Sayın Moon'a ve dost Kore halkına şükranlarımı ifade ediyorum."
İMAR BARIŞIYLA 40 MİLYAR LİRALIK KATKI
Başbakan'ın açıkladığı paketteki konulardan biri de imar barışı... Kentsel dönüşüm başarılı şekilde yürürken imar barışına neden ihtiyaç duyuldu?
İmar barışı bana göre çok önemli. 14 milyon kadar dava düşecek. Devlete yaklaşık 40 milyarlık bir getirisi olacak. Daha da önemli olan boyut, vatandaşın 'Benim akıbetim ne olacak, imar barışı ile birlikte ben evimi konutumu rahatlıkla yapabilecek miyim' sorunu çözülmüş olacak. İstanbul'da konuşma yaptım, dedim ki, 'Konutlarınızı artık dikey yapamayacaksınız, gerek Kiptaş ile yapın, gerekirse TOKİ ile yapın ama yatay mimari ile yapın.' Halkımızın yatay mimari ile güzel eserler ortaya koymasını istiyoruz. Konu ile ilgili hukuki bazı sorunlar var. Büyükşehir belediyeleri, ilçe belediyeleri, vatandaşların seçecekleri avukatlar bir araya gelsin; böylece imar barışını gerçekleştirelim istiyoruz. Vatandaşlarımızın kentsel dönüşümde işlerini müteahhitlere kaptırmak yerine, dönüşümü Kiptaş veya TOKİ ile gerçekleştirmeleri, daha sağlıklı ve süratli olacaktır.
24 HAZİRAN KIRILMA NOKTASI
"24 Haziran seçim süreci ile ilgili manifestomuz hazır. Pazar günü İstanbul'da açıklayacağım. Seçim demokratik bir yarıştır, kendine güvenen herkes yer alabilir. Milletimize güvenimiz tam, milletimizin bize teveccühü ortada. 24 Haziran Türkiye için yeni bir dönem, bir kırılma noktası olacak. Diğer adayların hedefini bilmiyorum. Ama bizim hedefimiz çok büyük. Daha güçlü, daha müreffeh ve daha özgür bir Türkiye'ye yürümekte kararlıyız. Bunları manifestomuzda açık ve net ortaya koyacağız."
ÇOK YÖNLÜ DIŞ POLİTİKANIN KANITI
"GÜNEY Kore'de FETÖ'ye ait yapılanmaların sona erdirilmesi konusunu da gündeme getirdik. FETÖ ile mücadelemiz küresel ölçekte aynı kararlılıkla devam edecek. Özbekistan ve Güney Kore farklı ülkeler ama ikili ilişkileri iyi. Bizim de onlarla ilişkilerimiz iyi. Bu izlediğimiz çok yönlü dış politikanın en somut göstergelerinden biri. Türk dünyası ve Güneydoğu Asya ile olan kapsamlı ilişkileri geliştirmekte kararlıyız."
YURTDIŞINDA DA İNLERİNE GİRECEĞİZ
Son günlerde FETÖ mensupları birbiri ardınca yurtdışında yakalanıp Türkiye'ye getirilmeye başlandı. Beyin takımından Adil Öksüz , Zekeriya Öz gibi isimler getirilebilecek mi?
En son 83 oldu. Yurt içinde ve dışında da inlerine girmeye devam edeceğiz. Nerede olurlarsa olsunlar, suçluların her yerde peşlerinde olacağız. Yakaladıkça da alıp getireceğiz.