Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Kâbusa yolculuk

Bir ülke düşünün.... Topu topu 11 milyon nüfuslu bir ülke...
Bir ülke düşünün... Sadece 5 yılda 21'nci yüzyıl refahından Ortaçağ yoksulluğuna yuvarlanmış bir ülke...

Çalışma çağındaki nüfusun yüzde 28'i işsiz...
Çalışma çağındaki gençlerin yüzde 50'si işsiz...
Son 5 yılda 1 milyon kişi işini yitirdi. Bu orduya her gün bin kişi ekleniyor...
Son 5 yılda işsizlerin sayısı yüzde 190.5 arttı...
Son 5 yılda iflaslar yüzde 272.7 arttı. Esnafın üçte biri kepenk indirdi...
Halkının yüzde 33'ü, bir başka deyişle 3 milyon 800 bin kişi yoksulluk sınırının altında yaşam sürüyor...
Çalışanların ücretleri son 5 yılda yüzde 40 düştü...
Emeklilerin aylıkları son 5 yılda yüzde 45 kırpıldı...
Ailelerin gelirleri son 5 yılda yüzde 35 azaldı...
En az 500 bin kişi sıfır gelirle hayatta kalmaya çalışıyor...
Sadece başkentte 20 bin kişi sokakta yatıp kalkıyor...
En az 500 bin kişi yardım kuruluşlarının günde bir öğün dağıttığı çorba ile karnını doyuruyor...
En az 500 bin kişi işsizlikten-yoksulluktan kaçmak için yurtdışına göç etti...
Son 5 yılda eğitime ayrılan bütçe yüzde 30 azaldı. Teknik eğitim veren okulların, yani meslek liselerinin ve yüksek okullarının neredeyse tümü kapatıldı, üniversitelerde 1750 akademisyen sokağa bırakıldı...
Son 5 yılda sağlığa ayrılan kaynaklar yüzde 10 daraltıldı. 10 bin yatak iptal edildi. Yüzlerce doktorun, hastabakıcının işine son verildi...
Son 5 yılda 3.5 milyon kişi sağlık sigortasının dışına itildi. Ne doktor, ne tedavi, ne ilaç...
Son 5 yılda halkın temel ihtiyaç maddeleri tüketimi yüzde 25 azaldı. Yani insanlar boğazlarından kıstı.

***
Ve bütün özveriye ülkenin kamu borcunu azaltmak için katlanıldı... Ama... 2009'da yüzde 93 olan kamu borcunun gayrısafi yurtiçi hasılaya oranı 5 yıl sonra yüzde 177'ye fırladı!

***
Burası Yunanistan. Burası Ege'nin öte yakası...
Ve ben pazar günü yapılacak erken genel seçimler öncesi sokağın nabzını tutmak, halkın "Son umut" olarak gördüğü Syriza Partisi'nin ve onun sempatik, karizmatik lideri Aleksis Çipras'ın büyük mitingini izlemek için bugün Atina'ya gidiyorum.
***

Ah, unutmadan; yola çıkmadan önce "Troyka"nın (IMF, AB ve Avrupa Merkez Bankası) ve de Avrupalı liderlerin Yunan seçmeni Syriza'ya oy vermekten vazgeçirmek için uyguladıkları göz korkutma, baskı, tehdit, şantaj girişimlerini protesto amacıyla Avrupalı aydınların yayınladıkları iki bildiriye imza verdim.
Çünkü Komşu'nun iradesine ipotek koymaya kalkışmak Avrupa'nın "İleri" demokrasisine yakışmıyor.
Çünkü "Son Umut"u daha yumurtada öldürmeye kalkışmak vicdanlara sığmıyor.
Çünkü demokrasinin doğduğu diyarı finansal diktatörlüğe teslim etmek insanlıkla bağdaşmıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA