Devletin derinliklerine sinsice yuvalanmış paralel yapının yayın organının SABAH'ı hedef seçmesi boşuna değil.
Çünkü;
SABAH, 17 Aralık komplosunun ortaya çıkarılmasından bu yana yaptığı habercilikle, paralel yapının içyüzünü kamuoyunun gözleri önüne serdi.
SABAH, bu paralel yapının aslında "Silahsız terör örgütü" olduğunu ortaya koydu. Zaten Başbakan Erdoğan da bu gerçeği hem herkesten iyi, hem de tüm ayrıntılarıyla bildiği için "İnsanlar neler çekmiş neler" demek ihtiyacını hissetti.
SABAH, hepsi de birbirinden çarpıcı özel haberleriyle sadece paralel yapının içyüzünü göstermeyi değil, aynı zamanda demokrasimizin de ne denli büyük bir tehlikenin eşiğinden döndüğünü Türk Halkı'na anlatmayı amaçladı.
Biz yayın çizgimizi de, haberlerimizi de, demokrasiyi savunma misyonumuzun temeli olarak görüyoruz.
Sadece demokrasiyi değil, onun yanı sıra özgürlükleri, insan haklarını, özel yaşamın kutsallığını da savunuyoruz.
Bundan sonra da aynı yolda ilerleyeceğiz.
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'nun dediği gibi, "Vesayet mekanizmalarından arınabilmek için, tek çıkış yolu bu..."
Zaten bugünkü manşetimiz de bu kararlılığın yeni bir örneğini oluşturuyor.