Londra'daki Sofra restoranları zincirinin başına gelenleri konu alan yazımın üstünden neredeyse bir hafta geçti ama yurt içinden ve dışından e-mail yağmuru devam ediyor.
Kimi tahrik ediyor: "Hüseyin Özer meselesinden yola çıkarak ulaştığınız bilgileri çok kısa kestiniz. Yoksa bizim gibi sizi de mi susturdular?"
Kimi yüreklendiriyor: "Helal olsun size. Bunlarda Allah korkusu yok.
Ülkeler arkalarında.
Kimi güçsüz görürlerse tepesine çöküyorlar."
Kimi yeni bilgiler veriyor. İşte bir örnek:
Almanya'da yaşayan bir okurum, "Size minnettarım. Bu konuyu kimse bırakın kâğıda dökmeyi, aklının ucundan bile geçiremezdi. Ama sanırım Allah bu konu için sizi elçi seçti" diye başlayan e-mail'inde bakın neler anlatıyor:
"Ben Köln'de yaşıyorum.
Burası resmen PKK başkenti gibi. Bütün döner büfesi, bistro, cafe, restoran, kebapçı, aklınıza ne gelirse PKK'nın elinde. Bu yerleri son 2-3 sene öncesine kadar Anadolu'nun temiz, namuslu insanlarından adeta sökerek aldılar. Hem tehdit ettiler, hem de ailelerine ve dükkânlarına zarar verdiler. İtalya'da Ayfer Kaya isimli PKK'lının kebapçı zinciriyle ilgili haberinizi de okudum. Fakat Köln'deki olaylar inanın tüm Avrupa'da yaşananların toplamından fazladır.
Geçenlerde PKK'lı bir grup Almanya'nın RTL televizyonunu bastı, orada federal Alman polisinin çaresizliğini gördük. Resmen dokunamadılar bile. Ama bir Türk grup böyle bir şey yapsaydı, en ufak bir protesto gösterisi düzenleseydi, inanın vurucu timleri hepsini temizlerdi. Çünkü PKK'lılar televizyonu silahlarla ve sopalarla bastılar. Hepsinde silah vardı, kadınlarda da sopalar. Ve ben nerdeydim biliyor musunuz?
RTL'nin basılan binasının hemen arkasında bulunan ünlü Köln Keup Strasse'de bir restoranda yemek yiyordum.
Haber iPhone telefonuma son dakika olarak gelince yemeği bırakıp oraya gittim.
Ne göreyim? Polis hiç müdahale etmiyor.
Aralarında sohbet ediyorlar ve PKK'lıların işlerini bitirip gitmesini bekliyorlar. Her şeyin planlı ve tasarlanmış olduğunu gördüm.
Neyse... Sonunda PKK'lı grup binadan çıktı. Ve polis rastgele birkaç kişiyi sözde sorgulamak için aldı, ötekilere dokunmadı bile. Adamlar tramvayla evlerine döndüler inanabiliyor musunuz?
Bu planlı bir baskın olmasaydı, polis oraya tim yollayıp hepsini fare gibi yakalamaz mıydı?
Yakalarlardı ve çok kötü cezalandırırdı.
Burada iki kişi kavga etse helikopter kaldırıyorlar. PKK'lıların kılına bile dokunmadılar.
Sonra restorana geri döndüm.
Sohbet açıldı. Restoran sahibi aynen şu ifadeyi kullandı: 'Bizim 10 senedir kafamızı kopartıyorlar.' Yani, Keup Strasse'yi komple haraca bağlamışlar ve polisin de haberi varmış. 10 yıldır sürüp gidiyormuş bu haraç rezaleti. Alman devleti PKK'nın kendilerine fazla yük olmaması için haraç almasına göz yumuyormuş.
Daha fazla vaktinizi almayayım.
Ne olur yardım edin. Lütfen devletimiz burada bizi bunlara yem etmesin. Avrupa'ya restini çeksin. Ve yaptırımları olsun."
İçim sızladı. Ya sizin?