Daha birkaç gün önce avurtlarını şişirerek haykırıyordu: "İsrail'le barışa asla! Çünkü İsrail'le barış yapmak, vatanını, toprağını, ulusunu, onurunu korumak için İsrail'le savaşan ve bu uğurda hayatını veren kahraman Lübnanlılar'ın anısına saygısızlık olur..."
Lübnan ordusunun emekli generallerinden Fayez Karam'dı bu sözlerin sahibi. Maruni Hıristiyan'dı. Bir dönem Lübnan istihbarat örgütünü yönetmişti. Üniformasını çıkardıktan sonra birkaç yıl Fransa'da yaşamış, Lübnan'da istikrar sağlanınca dönüp siyasete girmişti. Lübnan ordusunun eski başkomutanı, eski başbakan, emekli general Michel Aoun'un (Not: O da Maruni Hıristiyan) partisinde (Not: Adı Özgür Yurtsever Akım) kilit görevlerden birinde bulunuyordu. Ayrıca Cumhurbaşkanı Michel Süleyman'la da epey yakınlığı vardı.
Aoun ile Hizbullah hareketinin lideri Hasan Nasrallah arasındaki ittifakın mimarı da oydu. Gizli buluşmaları hep o sağlamış, Nasrallah'ın devlet sırrı gibi saklanan konutunun adresi sadece ona fısıldanmıştı.
Ve Fayez Karam geçen hafta tutuklandı. Nedeni: İsrail hesabına casusluk yapmak! Düşünebiliyor musunuz; Lübnan gizli servisinin patronu İsrail casusu!
Tam yurtdışına kaçmaya hazırlanırken yakalanan Karam, 15 dakikada çözüldü: "Evet, 1980'lerin başından beri İsrail'e bilgi aktarıyordu. Sadece bir kez gitmişti İsrail'e ama Mossad yetkilileriyle yurt dışında, çeşitli Avrupa ülkelerinde birçok kez bir araya gelmişti. Mossad'la İsrail'in verdiği yabancı GSM operatörlerinin numaralarını taşıyan cep telefonları ile temas kuruyordu."
Şimdi müebbet hapis talebiyle yargı önüne çıkarılacak.
Karam, Lübnan'da son dönemde deşifre edilen tek İsrail köstebeği değil. Kamu GSM operatörü Ogero'nun üç üst düzey yetkilisi de "Teknik bilgileri düşmana vermek" suçundan tutuklandı.
Hepsi o kadar da değil. Devlet görevlilerinden siyasilere kadar toplam 100'ü aşkın kişi İsrail hesabına casusluktan içerde.
Ama oltaya hiç Karam kadar büyük balık takılmamıştı.
"Şimdilik" diyorlar Lübnanlı yetkililer. Zira Beyrut'ta yeni bir tutuklama dalgasının son hazırlıklarının yapılmakta olduğu söylentileri dolaşıyor. Bu yeni operasyonda görevdeki birçok yüksek rütbeli subayın da içeri alınacağı iddia ediliyor.
Ve ister Sünni olsun, ister Şii, ister Maruni tüm halk dehşet içinde gelişmeleri izliyorlar. "Dehşet içinde", çünkü İsrail'in Lübnan devletine ve karar mekanizmalarına bu boyutlarda sızmış olması herkesi panikletiyor.
Daha önemlisi şu: Yeni bir İsrail-Hizbullah ya da İsrail-Lübnan savaşı olasılığı her geçen gün daha da artıyor. Savaş patlak verirse İsrail'in bir numaralı hedefi Nasrallah olacak. 2006 savaşında Nasrallah'ı çok aramış ama bulamamıştı. Hizbullah liderinin çevresinin ağızlarının çok sıkı olması sayesinde. Bu kez durum farklı; Nasrallah'ın adresi Karam'da var. Sığınabileceği alternatif yerlerin de. Ya o bilgileri de İsrail'e aktardıysa? Ya olası bir savaşta İsrail bu kez Nasrallah'a ulaşmayı başarırsa?
Maazallah, Ortadoğu kan gölüne döner: Suriye girer işin içine, İran girer, Hamas girer...
Herkes nefesini tuttu, Karam'ın itiraflarının kamuoyuna açıklanmasını bekliyor. Ve Michel Aoun sağ kolunun İsrail casusu çıkmasının şoku içinde sızlanıyor: "Hazreti İsa'nın havarileri arasında da çürükler vardı. Pierre geri çekilmişti, Thomas şüpheye düşmüştü, Yehuda ihanet etmişti..."