Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Devrim volkanı

NATO'nun ordusuz tek üyesi İzlanda dünyanın kaderinde ve gidişatında her zaman önemli rol oynadı.
Örneğin, Soğuk Savaş döneminde ABD ve Sovyetler Birliği liderlerini buluşturan zirveler genellikle İzlanda'da yapıldı.
Sarsıntıları bugün de süregelen 2008 küresel ekonomik krizinin öncü şokları da İzlanda'dan geldi: ABD'de riskli konut kredileri balonunun patlamasından bir ay önce İzlanda'da bankacılık sektörü sözcüğün tam anlamıyla çöktü. Bu çöküş başta İngilizler ve Hollandalılar olmak üzere binlerce Avrupalı'nın tasarruflarını sıfırladı. Çünkü Avrupa ortalamasının üstündeki faizin çekiciliğine kapılıp hesaplarını İzlanda'ya aktarmışlardı.
Bu kriz adada bir "Devrim"i de tetikledi: 60 yıldan bu yana ilk kez sokağa dökülen İzlandalılar hükümeti alaşağı ettiler ve solu iktidara taşıdılar.
Ama İzlanda'nın tarihteki en kalıcı eseri 1789'da Fransız Devrimi'ni tetiklemesi oldu.
Evet, evet; tarihçiler ve sosyologlara göre Fransız Devrimi'nde İzlanda'daki Laki volkanının çok önemli bir rolü oldu. Nasıl mı? Anlatalım.
Laki volkanı, püskürttüğü lav külleriyle şu sıralar kuzey yarıküreyi birbirine katan Eyjafjöll volkanıyla aynı dağ zincirinde yer alıyor.

227 yıl önce ne oldu?

Topu topu 500 metre yüksekliğindeki Laki volkanı 8 Haziran 1783'te uyandı. Öyle bir uyanıştı ki bu, dağın eteklerinde 130 krater açıldı. Ve o kraterler aylarca, 1784 Şubat'ına kadar lav püskürdü. Tarih öncesi çağlardan bu yana en güçlü yanardağ uyanışıydı bu. Sadece en güçlü değil, ayrıca sonuçları açısından da en felaket uyanıştı.
Yanardağın 130 kraterinden atmosfere püskürtülen 14 milyar metreküp flüorhidrik asit ve kükürt dioksit karışımı lav tabakası, önce İzlanda'nın tümünü kapladı ve hayvanların yüzde 80'ini öldürdü. Ardından da neden olduğu açlık yüzünden İzlanda halkının yüzde 20'sini.
Bu zehirli tabaka 1783 yazında Kuzey Atlantik üstünde esen fırtınalarla Avrupa'ya sürüklendi ve tüm kıtanın atmosferini 12 kilometre kalınlığında bir zehirli bulutla örterek yüzbinlerce kişinin ölümüne yol açtı. Daha önemlisi güneş ışınlarının ulaşmasını engelleyerek iklimi değiştirdi: Avrupa dondurucu ve uzun mu uzun kışların etkisine girdi. Yıllar boyunca... Günümüze ulaşan kitaplarda o bitmek bilmeyen kışlar, "Kargalar bile havada donuyordu" diye anlatılır.
"Yazsız yıllar" diye bilinen bu "Mini buzul çağı"nda 6 yıl boyunca Avrupa'da hasat insanları beslemeye yetmeyecek kadar azaldı. Sonuç: Açlık. Kitleleri kırıp geçiren açlık.
Tarifsiz açlık, 1788'de özellikle Avrupa'nın tahıl ambarı Fransa'da katlanılamaz boyutlara ulaştı; çünkü o yıl hasat sıfırlandı. Sonunda isyanlar patlak verdi. Yer yer başlayan ayaklanmalar orman yangını gibi tüm ülkeye yayıldı ve her yerden isyancılar başkent Paris'e akın ettiler.
Sonrası malum: Aç ve öfkeli kitleler 14 Temmuz 1789'da Bastille cezaevini bastılar ve...
İlginç bir ayrıntı: Dönemin Fransız tarihçileri Laki volkanını nasıl tanımladılar dersiniz: "Devrim yanardağı"!
Elbette, Eyjafjöll volkanı tarih ırmağının sularını tersine çevirecek kadar köklü değişimler yapmayacak. Zira, Ukrayna ve Kırgızistan'daki son gelişmeler bile devrimler çağının tarihe karıştığını anlamamıza yeterli; değil mi?
Ama yine de bundan böyle İzlanda'yı pek hafife almayın. Orada bir kelebeğin kanat çırpışları, binlerce kilometre uzaklıkta kasırgaya dönüşüyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA