Artık alıştık. Sadece SABAH'ta değil, tüm gazetelerde ne zaman bir hastanedeki olumsuz bir durumu duyuran haber yayınlansa, ilgili kurumlardan hemen "Nereden çıkardınız bunu" çığlıkları yükselir. Yalanlama açıklamaları yapılır. Olayın üstünü örtmek için her türlü yola ve yönteme başvurulur.
Yine öyle oldu. Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin onkoloji kliniğinde ortaya çıkan VRE virüsüyle ilgili haberimizi hem hastane yönetimi, hem de İl Sağlık Müdürlüğü yalanladı. Ve de "Önemsiz bir olay" gibi göstermeye kalkıştı.
Şişli Etfal Hastanesi'ne göre haber "Asılsız"dı, İl Sağlık Müdürlüğü'ne göre ise "Bakteri var ama hastalık yok"tu.
İl Sağlık Müdürlüğü'nün açıklamasında, "Bu bakteri, en kuvvetli antibiyotiklerle dahi ölmeyen, ölümcül bir bakteri normalinde. Ancak kanda görülmediği için risk yok" deniyor.
Şişli Etfal'in açıklamasında ise "VRE pozitif bir bakteridir. Hastaların bir kısmında, zaman zaman da sağlıklı kişilerde bağırsak içine yerleşerek yaşamını sürdürür" ifadesi yer alıyor.
Bağışıklık sistemi çökerse...
Ama sorun Şişli Etfal'deki virüsün sağlıklı veya diğer hastalıklara yakalanmış kişilerde değil, lösemi hastası çocuklarda ortaya çıkması.
Zaten Başhekim Prof. Dr. Suat Turgut da bunu bir hayli utangaç ifadelerle doğruluyor:
"Bağırsağa yerleşen VRE virüsü sağlıklı insanlarda sorun yaratmazken, bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda enfeksiyon etkeni olabilir..."
Evet, VRE virüsü sağlıklı kişiler, hatta başka hastalıklara yakalanmış olanlar için risk yaratmıyor. Ama lösemili çocuklar için ölümcül tehdit oluşturuyor. Zira, onların bağışıklık sistemleri çöktüğü veya iyice zayıfladığı için, en küçük bir enfeksiyon vahim sonuçlar doğuruyor.
O nedenle lösemili çocukların tedavi edildiği kliniklerin çok özel, hatta olağanüstü önlemlerle korunması gerekiyor.
Biz de haberde zaten bu yönü ön plana çıkardık; bir çocuğun hastanenin Çocuk Cerrahisi bölümünde kaptığı virüsü yeniden Onkoloji Kliniği'ne nakledildiğinde, diğer hastalara da bulaştırdığını belirttik. Rakam da verdik: Toplam 7 çocuk. İşte orada yanılmışız! Meğer 7 değil, 9 çocuğa bulaşmış!
Hem sonra madem ortada telaşlanacak veya korkulacak bir şey yoksa, hastane yönetimi neden haberin sızmaması için gözdağı vermeye kadar varan sert önlemlere başvurmak ihtiyacını hissetti?
Böyle bir haber dünyanın tüm gazetelerinde manşet olur. Bize de yüz defa gelse yüzünde de manşete çekeriz.
Çünkü bizim öncelikli görevimiz kamuoyunu bilgilendirmek ve uyarmak. Ve çünkü bu ülkede ihmal yüzünden hastanelerde faili meçhul olmuş veya sakat kalmış yüzlerce, binlerce mağdur var. Ve de çünkü eski bakanlarımızdan Veysel Atasoy'un bir hastane enfeksiyonuyla öldüğünü unutmadık, unutmayacağız.