Oscar Wilde "her şeyin fiyatını bilip de hiçbir şeyin değerini bilmeyen" kişileri eleştirirdi.
Bir de Amerikan atasözü vardır, "Dünyadaki en iyi şeyler bedavadır" diye. İlk gençliğimde o lafı zenginlerin yoksulları uyutmak için yaydıkları bir yutturmaca sayardım. Sonra her yalan gibi içinde bir nebze gerçek barındırdığını fark ettim.
Yaşantıya değer katabilen bedava nimetlerden biri rüzgârdır. Doğanın o gücü kasırgalaştığı zaman düşman kesilebilir; ama bunaldığınız gün yüzünüzü serinleten esinti ruhunuza kondurulmuş bir öpücük olur.
İnsanoğlu rüzgârı hizmetine sokmak için yelkeni icat etmiştir. Denizlerde ulaşım ve ticaret binlerce yıl boyunca o sayede gelişti. Keyif için kullanılmasıyla da en güzel spor dallarından birini oluşturdu yelken. Sözünü ettiğim gençlik yıllarım boyunca Moda koyunda katıldığım yarışlar en hoş anılarım arasındadır.
Yelkenli almanın paraya bağlı olduğunu düşünerek "O keyfin nesi bedava?" diyebilirsiniz. Bir insan icadı daha var: kulüp. Toplum yaşantısını örgütlerle düzenleme kültürünün geliştiği yerlerde insanlar küçük bedellerle kurumlara üye olup yelken sporu yapıyorlar.
***
Üç tarafı derya ile çevrili ülkede yaşadığımızı söyler dururuz. Yazık ki pek azımız maviyi kıyıdan seyretmek ya da ara sıra suyunda cıbı cıbı yapmanın ötesinde yararlanıyoruz denizlerimizden.
Zarif Mimar Sinan köprüsünün Marmara'dan ayırdığı Büyükçekmece gölünün yanındaki trafiksiz koy yelkencilik öğrenmek için en uygun yerlerden biridir. Oradan geçtikçe denizin bomboş görünüşüne hayıflanırdım. Birkaç gün önce koyun kelebek sürüsü gibi yelkenle dolduğunu görüp sevindim.
İSKİ sahilde boş duran iki binasını Mimarsinan Rüzgâr Sörfü Kulübü Derneği'ne ve Büyükçekmece Yelken Kulübü'ne tahsis etmiş.
İkisi de gelişmiş kısa sürede. Uzman hocalarla çocuklara, gençlere ve acemi yetişkinlere eğitim veriyorlar.
10-11-12 Ağustos günlerinde Türkiye rüzgâr sörfü şampiyonluğunun son (kupa) ayağı derneğin ev sahipliğiyle yapılacak.
Büyükçekmece belediyesi himmetini sürdürür, kıyıda birkaç küçük düzeltme için katkıda bulunursa kulübün de çok geçmeden uluslararası yarışlar bile düzenleyebileceği kesin.
***
Üyelik için iki kuruma da başvurdum hemen. Çocuklarımı kurslarına yazdırdım. Kendim vaktiyle rüzgâr sörfünü düşe kalka öğrenmeye çalışmıştım; eğitim sayesinde onlar bordlara yelken taktıkları ilk gün fırıl fırıl dolaşmaya başladılar.
Dün birlikte tur attık koyda. Rüzgâr tatlı tatlı eserken çocuklarımın çevremde Marmara ile dostluk kuruşunu seyrettim. Son yıllarımın en mutlu saatlerinden birkaçı oldu.
Bedeli cüzi, esinti de bedava. Dünyada yalnız kavga gürültü yok. Birbirini yemeye ara verip doğaya azıcık vakit ayırabilen yurttaşlarımı ülkenin her yerinde benzeri keyifler bekliyor.