- Elimde kaseti var…
- 300 milyon dolarlık rantı açıklayacağım…
- Tezgah Yenimahalle Belediyesi ile Gürsel Tekin arasında döndü… Bu iddiaların tamamı eski CHP Ankara İl Başkanı Tarık Şengül'e ait.
Ama hepsi 'fos' çıktı.
İddialar bir tezgahtı.

***
Olaya adı karıştırılan işadamı A.B. tarafından dava edilen Şengül, Ankara Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Gökçek'e verdiği ifadesinde, "Elimde kaset maset yok. Ayrıca böyle bir açıklamam da olmadı" diyerek hemen tornistan etti.
Tıpkı çarkçıbaşı Kemal gibi...
Ya karakolda doğru söyledi ya mahkemede şaştı.
Günahı vebali boynuna…
***
Şengül'ün bu açıklaması sadece kendisiyle ilgili "afişleri sattı" iddialarını gündemden düşürmeye yaradı… Hâlâ seçim boyunca kime ne kadar afiş bastırdığı, kaç para ödediği, parayı kimden aldığı, hurdaya verdiği afişlerden kaç para aldığı bir muamma.
***
Şengül'e birilerinin 'Kaset yalanını sen uydur' dediğini duydum.
Doğruluğunu araştırıyorum.
İfadesinde suçlamaları kabul etmeyen Şengül, "Müşteki ile yaptığımız görüşmeyi kayda aldığım iddiası asılsızdır. Olay bir gazetecinin yanlış anlamasından kaynaklandı" dedi.
***
İşadamı A.B. ısrarla olayın üzerine gitmeseydi herkes yalana ve böyle bir 'kaset'in varlığına inanacaktı.
Sahi, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ve yardımcısı Şenol Balaban'a bu çirkin iftirayı kim attı?
Burada asıl hedef Fethi Yaşar ile yardımcısı Şenol Balaban mıydı?
Yoksa Gürsel Tekin mi?
***
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yardımcısı Gürsel Tekin'i Tuncelili hemşehrisi Tarık Şengül'e mi boğduracaktı acaba?
Plan bu muydu yani?
***
Hem rant iddialarının döndüğü Yenimahalle'de bir tek A.B.'nin arazisine mi Meclis onay verdi?
Çevredeki ünlü isimler ve büyük firmalardan neden hiç söz edilmiyor?
Onları koruyan kim?
Torpil en tepeden mi yoksa?
Gördüğünüz gibi soru çok… Bu işin içinde neler ve kimler var yakında öğreneceğiz.
Burnuma çok pis kokular geliyor.
Bence Şenol Balaban'ın basın toplantısının iptal edilmesinin de özel bir nedeni vardı. "Açıklamayı ben yapacağım" diyen Genel Başkan'ın hala sessiz kalmasını başka nasıl izah ederiz?
Ayrıca Balaban, SABAH Ankara'ya bomba gibi düşen açıklamasından sonra neden disipline verildi dersiniz?
Şimdilik yazmadığım başka bilgiler de var elimde.
***
Sevgili okurlar, Söz üç harften oluşan tek hecelik bir kelimedir. Konuşma kabiliyetine sahip olan insanların arasında bir iletişim aracıdır söz.
Bütün hayatımızı kuşatan bir atmosferdir, söyleyen kişinin karakter ve şahsiyet şifrelerini muhataplarına bildiren formüller sözlüğüdür.
Yani söz söylemek sıradan bir iş değildir. İnsanın mutluluğu da felâketi de söylediği söze bağlıdır.
Kem söz sahibine aittir.
Söz, bazen insanı yücelere çıkartan bir çift kanat, bazen ustasının elinde ince bir sanat olur.
Bazen sözümüz, ağzımıza kilit, bileklerimize kelepçe, ayaklarımıza vurulan bir prangadır.
Tıpkı Tarık Şengül ve hemşehrisi Kemal Kılıçdaroğlu gibi...
Onun için insan söz söylerken çok dikkatli ve uyanık olmalıdır…