Dudak, yüzün orta bölgesinde yer alması ve fonksiyonel yapısı ile yüzdeki en önemli cazibe merkezlerinden biridir. Sadece dudak belirginliği ve yapısı ile ünlü olan sanatçılar vardır. Angelina Jolie gibi… Dudağın iyi formda, bütün karakteristikleri ile belirginleştirilmesi kadınlığın bir sembolü olarak tanınır. Ruj uygulamaları ile renklendirilerek dudağa dikkat çekmek yüzyıllardır yapılmaktadır. Kadınlar kalın isterler, dudakları ince olan kadınlar makyaj ile onları daha geniş ve büyük göstermeye çalışırlar, bunları biliyoruz. Ayrı ayrı incelersek, üst dudağın çok özgün bir şekli vardır.
TÜM YÜZLE UYUMLU OLMALI
Ortaya doğru kalınlaşan dudak en belirgin halini tam ortada alır, ancak dudağın deri ile birleşme yerinde çok ince bir beyaz bir de kırmızı çizgi vardır ve deriden hafif kabarıktır. Üst dudağın tam ortasında bu kabarık kenar simetrik bir yay gibi çukurlaşır. Çukurun iki yanında burun altına kadar uzanan iki adet kolon yani çıkıntı bulunur. Dudak kalınlaştırma işlemlerinde sadece dudağın renkli bölümünün genişletilmesi değil, bu eşsiz simetrik çıkıntı ve çukurların korunması ve belirginleştirilmesi de arzu edilmektedir. Alt dudak ise ortada daha genişleyen bir yuvarlaklık içerir, onun da deri ile birleştiği yerde kırmızı ve beyaz ince çizgileri vardır. Alt dudak üst dudaktan biraz daha kalın olmalıdır. Alt ve üst dudak kalınlıkları eşit olabilir. Üst dudağın alt dudaktan kalın gösterilmesi istenmeyen bir görüntüdür ve genellikle arzu edilmez. Üst dudak alttan büyük olduğunda o zaman çoğu kadının İstanbul'un çok güzel bir semtinin adını verdikleri ve benzemek istemedikleri belirgin değişikliğin tanımlandığı bir şekil ortaya çıkar. Ayrıca dudak ile derinin birleştiği yerdeki doğal beyaz ve kırmızı çizgilerin dövme ile kaybedilmesini de uygun bulmadığımı belirtmeliyim. Bu yapılar çok özeldir, bir kere bozulduğunda yerine koyulması mümkün olmaz.
■ Dudak tek başına önemli bir organımız olmakla birlikte önce alt yüzde bulunan, komşulukları olan doku ve organlarla birlikte, sonra da tüm yüzle birlikte değerlendirilmelidir. Dudağa komşu olan dokular, üst dudak, burun, ağız köşeleri, yanaklar hatta çenedir.
■ Tüm yüzümüzün şekli, boyutları, büyüklüğü ile dudakların tüm yüze uyumu gerçek sonucu belirleyecektir. Tek başına değerlendirildiğinde büyük algılanabilen bir dudak büyük bir yüzde normal hatta küçük kalabilir. Her zaman belirttiğim bütüne uyum esastır. Doğal görünüm de budur.
■ Dudağın eşsiz bir fonksiyonel özelliği vardır. Ağzımızı açıp kapama, beslenme, konuşma gibi temel özelliklerin yanında duygu, düşünce ve emosyonların dış ortama yansıtılmasını da sağlar. Bir insanın dudaklarına baktığınızda ruh halini yorumlayabilirsiniz. Bu organ taşıdığı kırmızı tonlardaki renk ile de çok özeldir. Kan dolaşımının ne durumda olduğunu bile anlayabiliriz. Kan sayımı düşük veya kan kaybeden hastalarda soluklaşır. Dudağın mukoza dediğimiz renkli bölgesini ikiye ayırırız. Dudakların birleştiği yerden başlayarak ağız içine devam eden ıslak bölge ve asıl bizim estetik açıdan değerlendirdiğimiz dışarıda görülen kuru bölge.
■ Son yıllarda özellikle gençlerde dudak renkli yumuşak bölümünü ısırma ve yeme gibi alışkanlıkları sıklıkla görmeye başladık. Burada yara oluşur, zaman içinde sert doku şeklinde iyileşir ve dudak üzerinde düzeltilmesi zor sertlikler kalır. Bazen vücut, yaşadığı stresin intikamını dudağından çıkarmaktadır.
■ Ağız köşelerinin yeri, konumu ve şekli çok önemlidir. Yapılacak dudak estetiği girişimlerinde mutlaka o bölgeleri de değerlendiririz. Ağız köşelerinin aşağı doğru kıvrıldığı hastalarda görünüm mutsuz insan görüntüsüdür. Aynen karikatürlerdeki gibi, mutsuz insanı bir yuvarlak yüz ve sadece uçları aşağı bakan ağız yerinde bir yay olarak çizeriz. Başka bir şey çizmek gerekmez. Tam tersi, gülen yüz, mutlu yüz görüntüsüdür. Aşağı bakan ağız köşelerinin düzeltilmesi, en azından nötrale getirilmesi yüze bakıldığında daha pozitif bir algı sağlayacak, hastanın daha sağlıklı, genç, dinamik görünmesine de etkisi olacaktır.
DUDAK ESTETİĞİ İÇİN ÇARELER
DOLGU
Dolgun dudaklar cerrahi olmadan dolgu maddeleri kullanarak elde edilebilir. Burada kullanılacak dolgu maddesi çok iyi bilinen, denenmiş ve kalıcı olmayan bir dolgu olmalıdır. Tek bir uygulama ile dudak kenarları ve etli orta bölümde kalınlaştırma ile iyi bir şekil elde edilebilir. Dudağa ve yüze kalıcı dolgular veya ne olduğu bilinmeyen bazı maddelerin uygulanması yasaktır. Bu uygulamalar plastik cerrahlar veya dermatologlar tarafından yapılmalıdır. Bu konuda ciddi bir problem yaşamaktayız ve Plastik cerrah olmayanlar tarafından yapılan bazı değişik uygulamalar görmekteyiz. Maalesef günümüzde bu dolgu maddeleri veya ne olduğu bilinmeyen pek çok madde hemen hemen her branş doktoru tarafından veya tıpla hiç ilgisi olmayanlar tarafından yapılmaktadır. İnsanlarımızın bir plastik cerrahi uzmanına danışarak yardım almalarını öneririz. Dolgu uygulamaları yaklaşık 6 ay 1 senelik periyodlarla tekrarlanmalıdır. Dolgular hyaluronik asit içeren yoğun jel kıvamında ilaçlardır. Yasal izinleri alınmış, sağlık otoriteleri tarafından belgelendirilmiş malzemelerin kullanılması gerekir.
UYGULAMA
Uygulamalar ofis ortamında sadece dudak uyuşturularak yapılır. Uyuşma için belli bir süre beklendikten sonra, dudağın ihtiyacı olan volüm belirlenir ve cerrahın tercihine göre uygun olan dolgu ya bu amaçla kullanılan iğneler ile veya kanül kullanılarak istenilen bölgelere uygulanır. Uygulama 15-20 dakika sürer. Sonrası hasta ile nasıl olduğu veya yeterli olup olmadığı tartışılır. Hastanın dudağına antibiyotikli pomat ve buz uygulanır. Aynı gün dudaklarda biraz şişlik morarma olabilir. Ödem ve küçük morluklar birkaç günde geçer. Ben genellikle hastaları ödem geçtikten sonra görmek isterim. Düzeltme gerekiyorsa hasta görüldüğünde yapılır. İşlem hastanın isteğine göre tekrarlanabilir. Her işlem gibi dudağa yapılan işlemler de ciddi girişimlerdir ve uzmanlık ve tecrübe gerektirir.
YAĞ DOKUSU
Dolgu olarak hastanın yağ dokusunun kullanılması da mümkündür. Vücuttan alınan yağlar belli bir işlemden geçirilerek dudağa dolgu amaçlı uygulanabilir. Özellikle yüz germe, boyun germe gibi bazı ameliyatlarda, aynı ameliyat içinde yağ alınarak bu işlem yapılır. Koyulan yağın bir kısmı, bazen yarısına yakını zaman içinde kaybolacaktır. Bu işlem de 6 ayda bir tekrarlanabilir
HASTANIN DERİ ALTI DOKULARININ KULLANILMASI
Eğer dolgunluğun uzun süreli kalması isteniyorsa hastanın kendi cilt altı yumuşak dokuları iğ şeklinde alt ve üst dudağı kalınlaştırmak için kullanılır. Benim hastalara önerim bir kaç dudak kalınlaştırma dolgu uygulaması yaptırdıktan sonra sonucu görerek devamı için karar vermeleri. Eğer hasta mutlu olmayacaksa zaten belli bir zamanda büyük kısmı eriyerek geri dönecektir. Eğer hasta sonuçtan mutlu olur ve hep öyle kalmasını isterse, o zaman vücudundan deri altı yumuşak dokuları istediğimiz formda dudağa uygulayabiliriz. Burada belirgin bir iz kalmadığı gibi, hastanın kendi dokusu olduğu için herhangi bir reaksiyon oluşmamakta ve koyulduğu boyuta yakın kalmaktadır. Bu dokuyu elde etmek için genellikle eski sezaryen izini veya daha önceki bir ameliyat izini kullanıyoruz. Böylece sezaryen veya ameliyat izini daha ince iz bırakacak şekilde düzeltmemiz de mümkün oluyor.