Türkiye için başkanlık modelini tartışmanın başlangıç noktası, siyasal istikrarı sürekli kılan, demokratik bir hükümet sisteminin inşasıdır. Ayrıca bu noktaya mevcut yapının muhakkak bir sistemik krizle er ya da geç karşılaşacağını eklemek gerekmektedir. Bu unsurları sürekli hatırlatarak meseleyi konuşmak, sonraki söyleyeceklerimizi ancak anlamlı kılabilir. Ardından şu sorunun cevabı aranmalıdır: Etkin yönetim, siyasal istikrar, demokratik işleyiş bakımından, Türkiye'nin siyaset sosyolojisi ve kültürüne uygun başkanlık sisteminin denetim ve denge mekanizmasının olmazsa olmazları neler olmalıdır?
Denetim ve denge mekanizması ortaya konurken, başkanlık sisteminin Amerikan siyasal kültürüne has özelliklerini de aşarak tartışmak gerekmektedir. Şunu unutmamak gerekiyor: Dünyada başkanlık sisteminin en iyi örneği olarak gösterilen Amerikan modelinin de birçok değişiklik geçirmesine rağmen, sistemin mevcut krizli hallerine yönelik revizyon istekleri sürüp gitmektedir.
Türkiye için başkanlık sisteminin birçok teknik boyutu olsa da, denetim ve denge mekanizması açısından, üzerine yoğunlaşılması gereken öncelikli dinamikler bulunmaktadır.
Bunlardan ilki, başkanlık sisteminde seçim sisteminin modeli, şekli ve zamanlamasıdır. Burada başkan ve Meclis seçimlerinin zamanlaması ve milletvekili seçimlerinin hangi sistemle gerçekleştirileceği önemlidir.
İkinci olarak, başkan ve yasamanın seçimlerin yenilenmesine yönelik fesih meselesinin nasıl bir mekanizmayla düzenleneceği hayati derecede önem arz etmektedir. Çünkü bu mesele olası bir sistem tıkanıklığında krizin nasıl aşılacağıyla doğrudan ilgilidir.
Üçüncü olarak, başkanın yasama alanına girecek düzenleyici işlem yapma yetkisinin çerçevesinin ne şekilde düzenlemesi gerektiğidir. Yani yasanın düzenlediği alanda başkanın kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisinin bulunup bulunmayacağı tartışılmalıdır.
Dördüncü olarak, Türkiye için başkanlık sisteminde, başkanın yasamanın alanına ilişkin yasa teklifi sunma ve veto yetkisinin de denetleme ve dengeleme sistemi açısından öncelikli olarak tartışılması gerekmektedir. Bu meselelerin kamuoyunda, ön kabullerin ötesinde nitelikli bir şekilde tartışılmasının ardından Türkiye için başkanlık modeli daha da netleşmiş olacaktır.