Tarımda veri odaklı iş yapma kültürünün kökenleri, insanlık tarihinin erken dönemlerine kadar uzanıyor. Tarımın ilk geliştiği dönemlerde bile çiftçiler, hava durumu, toprak kalitesi ve su kaynakları gibi faktörlere dayalı olarak ekim ve hasat zamanlarını belirlemek için gözlemlere dayalı veriler kullanıyordu. Ancak modern anlamda veri odaklı tarımın kökenleri 20. yüzyılın ortalarına dayanıyor ve özellikle Yeşil Devrim olarak bilinen dönemde belirgin hale geliyor. Gerçekten de insanoğlu milyarlarca insanı doyurmak için artan üretim ihtiyacı, verimlilik artışının karşılığını sağlıklı üretimle bulmak zorunda. Üretim artışını açgözlülükle zehir kullanarak değil, veri odaklı teknolojiyle kurgulayarak sürdürülebilir bir tarım ekonomisi oluşturabiliyoruz.
UYDULARDAN YAPAY ZEKAYA
20'inci yüzyılın ortalarında tarımda modern teknolojilerin ve bilimsel yöntemlerin yaygınlaşmasıyla, yüksek verimli tohumlar, gübreler ve tarım ilaçları gibi yenilikler devreye girdi. Bu dönemde veri toplama ve analiz yöntemleri de tarımsal verimliliği artırmaya yönelik olarak gelişti.
Uydu görüntüleme, GPS ve uzaktan algılama gibi teknolojilerin tarım sektörüne entegrasyonu, daha kesin ve kapsamlı veri toplama imkanı sağladı. Bu dönemde hassas tarım (precision farming) olarak bilinen, veri odaklı tarım uygulamaları hızla yaygınlaşmaya başladı. Günümüzde yapay zeka, makine öğrenimi ve nesnelerin interneti (IoT) gibi teknolojiler tarımda veri odaklı uygulamaları daha da ileriye taşıdı. Sensörler, drone'lar ve robotlar aracılığıyla gerçek zamanlı veri toplanarak tarımsal üretim süreçleri optimize ediliyor.
1 Verimliliği Artırma: Verilere dayalı olarak yapılan toprak analizi, su yönetimi ve bitki sağlığı izleme gibi uygulamalar, daha doğru ve verimli üretim yapılmasını sağlar. Bu, özellikle kıt kaynakların etkin kullanılmasını sağlayarak gıda arzını artırır.
2 Kaynak Yönetimi: Veri odaklı sistemler, su, gübre ve tarım ilaçlarının daha akıllıca ve ihtiyaç duyulan miktarda kullanılmasını sağlıyor. Bu, hem maliyetleri düşürür hem de çevresel etkiyi azaltıyor. Örneğin, sadece gerekli alanlara su veya gübre uygulayan sistemler, kaynakları daha etkin kullanyor.
3 Hastalık ve Zararlıların Önlenmesi: Tarımda kullanılan sensörler ve veri analitiği, bitki hastalıklarının ve zararlıların erken tespit edilmesine olanak tanıyor. Bu sayede, üretim kayıpları önlenebilir ve sağlıklı gıdaya erişim artırılabiliyor.
4 İklim Değişikliğine Uyum: İklim değişikliği, tarımsal üretimi zorlaştıran en büyük etmenlerden biri. Veri odaklı tarım, iklim değişikliği koşullarına uygun tarım tekniklerinin geliştirilmesine yardımcı olur ve çiftçilere iklimsel dalgalanmalara karşı dayanıklı üretim stratejileri sunuyor.
