Türkiye'de sıradan pek çok insanın önüne Metaverse kelimesi arsa rantıyla beraber konuldu. Ülkedeki yerleşik rant algısının doğal sonucu olarak Metaverse ve arsa kelimesi fırsatçılar tarafından bir araya getirildi ve en çok aranan kelimelerden biri oldu. Biz bu tartışmaları bir kenara bırakıp Metaverse konusunda kafamızı karıştıran sorulara yanıt ararken bardağın dolu ve boş tarafına yakından bakalım. Boş tarafında bilinçli ve bilinçsiz yaratılan dalga, dolu tarafında pandemi ile birlikte artan dijital hayat etkisi var. Ancak basamaklar doğru diye sıçradığınız yer doğru olacak anlamına gelmiyor.
BARDAK DOLU YA DA BOŞ
Önce bardağın dolu tarafına bakalım. Bardağın dolu tarafı kelimeyi tutundurmanın en güçlü yolu diye bakabilirsiniz. İnsanlar pandemi sayesinde uzaktan çalışma, uzaktan eğitim, görüntülü görüşme, mobil ödeme ve e-ticaret ile satış konusunda ilk deneyimlerini elde etti. Özellikle teknoloji odaklı olanlar için Web3.0 kavramı hazır bekliyordu. Dünyada 5G ağını kullanan operatör sayısı 200'ün üstünde, bin 200'den fazla 5G uyumlu cihaz var ve 5G kullanım senaryoları artmaya devam ediyor. Fiber altyapı yaygınlaşıyor. Yani dijitalleşme internet altyapısı geleceğin veri dünyası için hazırlanıyor. Üstelik pandemi dolayısıyla blok zinciri, kripto paralar konusunda özgüvenli yazılımcılarımız ve kripto para meraklısı milyonlarımız vardı. Kripto paralar hiç olmadığı kadar yatırım yapacak insanı ilk kez pandemi döneminde buldu. Yani Metaverse dalgası yaratmak için dijital dünyada yeterince uygun zemin yakalandı. Dijital ticaret, dijital eğitim, dijital ofis, dijital para hiç olmadığı kadar kullanılırken, Metaverse için uygun iklim vardı.
METAVERSE BALONU NASIL PATLADI
Önce Facebook, Instagram hikayelerde öne çıkan Metaverse kelimesi, sonra Google, Twitter gibi mecralarda köpürmeye başladı. Kelimeler, Google Trends dijital dünyanın yankı odasında büyütülmeye devam etti. Burada büyüyen şey itibar değil, kelimenin pazarlanma değeridir. Kavramın içi dolu olmasa da arkasındaki parasal güç önemli hale gelir. İşte size son dönemin en çarpıcı örneği: Metaverse... Şimdi pek çok ünlü markanın Metaverse üzerinden hizmet verdiğini veya satış yaptığını gördünüz. Peki, markalar bu yatırımı neden yapıyor. İşte size Metaverse kavramı açısından dalga dalga işin iç yüzü.
Facebook'un Meta dalgası: Facebook'un 28 Ekim 2021 tarihindeki Meta adını kullanacağını açıklaması başlangıç oldu. Facebook, Meta adını belki daha uzun vadede planlamış olabilir. Ancak başını sıkça ağrıtan olaylar yüzünden sanki iletişim planı öne çekildi. Bunu söylerken en önemli dayanağım sonrasında iletişim projesinin altının servis ve ürün olarak boş kalmasıydı. Dijital ikizler, Artırılmış Gerçeklik (Augmented Realty - AR) Sanal Gerçeklik (Virtual Realty - VR) derken ortada ne bir ürün ne de bir servis var.
Meta ve saz arkadaşları: Kasım 2021'in ilk haftasında bülten yağmuru başladı. Meta (Facebook) düğmeye basınca tüm iş ortakları toplu bir şekilde hizmet verdikleri ülkelere Metaverse bülteni göndermeye başladı. VR ve AR uygulamaları geliştiren Startup'lar bile kendisini anında Metaverse platformu olarak tanımladı. Meta platformlarında "Metaverse" kelimesinin değeri arttı.
SEO canavarları görev başında: Metaverse kelimesinin dikkat çekmesi SEO yani online trafik avında olan haber sitelerinin harekete geçmesine sebep oldu. Hepsi her gün Facebook iş ortakları ve rüzgarı yakalamak isteyenlerin Metaverse haberlerini girmeye başladı. Artık bilardo topu etkisiyle, Metaverse bülteni göndermeyen kurum kalmadı.
Tüm sektörlere yayıldı: Bir şeyleri kaçırmayalım korkusu sektör dışına adım attı. Kelimenin Google Trends'lere girmesi markaların dijital pazarlama ekiplerinin oltayı yakalamasına sebep oldu. Türkiye'de bu kadar yoğun şekilde aranan kelime konusunda bankalar, elektronik eşya markaları, siyaset vs. kavramın üstüne atladı. Sonuçta o oltanın ucunun boş ya da dolu olması kimsenin umurunda olmuyor. Oysa her kurum değerli zamanını içi boş bir kavrama yoruyor. Böylece teknoloji sektörü dışına da Metaverse etkisi bulaştı. Teknoloji devi kurumlar sahip oldukları kişisel veri zenginliğini artırmaya devam etmek ve iletişim krizlerini aşmak için parmaklarıyla geleceği işaret eder. Siz en iyisi gündemi takip ederken altı ya da 45 saniyelik hikayelere takılıp kalmadan kendi gündeminizi yaratmaya özen gösterin...
***
PERFORMANS TUTKUNLARINA MAC STUDİO İLE 'AHLAKSIZ TEKLİF'
Performans tutkunlarına kreatif tasarım ve yazılım geliştiricilere ahlaksız teklif gibi M1 Ultra çipe sahip Mac Studio, 18 adet 8K ProRes video akışını oynatabiliyor. Apple bahar etkinliğinde A15 Bionic çipli iPhone SE ve M1 çipli iPad Air'ı da tanıttı. Kreatif iş yapan reklam, oyun ve film stüdyoları performans tutkusunu karşılayan yeni ürünlerini Apple'ın bahar etkinliğinde karşılık buldu. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Apple Park'tan canlı yayınlanan etkinlikte A15 Bionnic işlemcili Phone SE, M1 çipli iPad Air sürpriz ürün de M1 Max ve yeni M1 Ultra çipe sahip Mac Studio ve Studio Display oldu. Apple, akıllı telefondan tablete yeni işlemcilerle iPhone SE ve iPad Air'a performans dopingi yaparken, Mac Studio ile tasarımcıların başını döndürecek "ahlaksız" teklifte bulundu. Ahlaksız teklif dememizin sebebi ürünün sahip olduğu konfigürasyon yüzünden sahip olduğu yetenek ve sonuçta ortaya çıkan bedel. Türk Telekom satış noktalarında da görebileceğimiz iPhone 13'ün yeşil rengi, yeni A15 Bionic işlemcili iPhone SE ve M1 işlemcili iPad Air satışa sunulacak.
RENDER ALIRKEN SU İÇ
Eğer Mac Studio'nun yalnızca fiyatına odaklanırsanız, 4 bin dolar ABD satış fiyatı gelebilir. Ancak sahip olduğu grafik ve işlemci kabiliyetiyle Mac Studio'nun 18 adet 8K ProRes video akışını oynatabilmesi çılgınca bir güç. Argo tabiriyle kullanıcısını sahip olduğu performansla şımartıyor. Video işi yapanlar "render alırken yemeğimizi yiyelim" derdi. Mac Studio render alırken yemek yedirmiyor neredeyse su içiriyor. İşte bu yüzden yüksek performans odaklı iş yapanların hayatlarını değiştirecek bir seçenek sunuyor.
BAĞLANTI NOKTASI ÇOK
Mac Studio'nun arkasında, ekranları ve yüksek performanslı aygıtları bağlamak için dört adet Thunderbolt bağlantı noktası, bir adet 10 Gb Ethernet bağlantı noktası, iki adet USB-A bağlantısı noktası, bir adet HDMI bağlantı noktası, yüksek empedanslı kulaklıklar ve harici amplifikatörlü hoparlörler için bir adet profesyonel ses jakı bulunuyor. Ancak Mac Studio'nun mobil bir ürün olmadığını da söyleyelim.
GÖRÜNTÜ DESTEĞİ STUDİO DİSPLAY
Şimdi rakamlarla biraz işten anlayanlar için Studio Display'i gözlerinde canlandırmasını sağlayabiliriz. 14.7 milyondan fazla piksele sahip bir 27 inç 5K Retina ekran sunuyor. 600 nit parlaklık, P3 geniş renk yelpazesi ve bir milyardan fazla renk desteği sayesinde görüntüler büyüleyici detaylarla hayat buluyor. Studio Display, güneş ışığı gibi parlak ışık kaynaklarıyla aydınlanan çalışma alanları için Pro Display XDR'da sunulan nano-texture cam, ışığı dağıtarak parlamayı daha da azaltıyor. A13 Bionic çipe sahip Studio Display, Ana Sahne özellikli 12 MP Ultra Geniş kamerasıyla video konferansların kalitesini artırıyor.